19. Hukuk Dairesi 2017/4590 E. , 2019/5143 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ : Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası hakkında Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nden verilen davanın kısmen kabulüne yönelik 2014/414 esas ve 2016/697 karar sayılı ve 14.12.2016 tarihli hükme karşı taraf vekililerince istinaf kanun yoluna başvurulması sonucunda Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi tarafından verilen davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulmasına ilişkin kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine, temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davalı ile aralarında akdedilen 08.08.2012 tarihli genel kredi sözleşmesi ile 01.09.2010 tarihli rehin sözleşmesi bulunduğunu, genel kredi sözleşmesine istinaden kullandırılan nakdi ve gayri nakdi kredilerin ödenmemesi üzerine ihtarname keşide edildiğini, sonuç alınamaması üzerine davalı hakkında menkul rehninin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığını, ancak başlatılan takibe davalının haksız itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptali ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında imzalanan rehin sözleşmesinin geçerli olmadığını, hesap kat ihtarnamesinin geçerli adrese gönderilmediğinden temerrüdün oluşmadığını, kullanılan kredilerin bir kısmının ödenip bir kısmının yeniden yapılandırıldığını, kredi borcunun %75’inin ... Fonu A.Ş. tarafından garanti edildiğini ancak davacı bankanın anılan kuruma başvuru yapmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, ihbar olunan ... Fonu’nun kefaletinin gereğini yerine getirememiş olmasının davalı firmanın vergi ve SGK borçlarından kaynaklandığı, davacıya bu nedenle kusur izafe edilemeyeceği, davacıya kullandırılan kredi türünün işletme ya da yatırım kredisi olmasıyla alınan teminat türü arasında illiyet bağı bulunmadığı, taraflar arasında imzalanan rehin sözleşmesinin geçerli olduğu, rehin konusu menkullerin davacı bankaca teslim alınarak 01.09.2010 tarihli makbuzla yediemin deposuna teslim edildiği, davacının gayri nakdi depo talebinin de yerinde olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükme karşı taraf vekilleri istinaf kanun yoluna başvurmuşlardır.
Bölge Adliye Mahkemesi'nce, taraflar arasında işletme rehni değil menkul rehninin mevcut olduğu, 01.09.2010 tarihli emtia rehni sözleşmesi ve aynı tarihli yediemin makbuzu gözetildiğinde geçerli bir menkul rehni sözleşmesinin bulunduğu ancak, Mahkeme gerekçesinde benimsenen bilirkişi kurulu raporunda irdelenmeyen ... Gümrük Müdürlüğü tarafından gönderilen belgeler konusunda bir açıklama bulunmadığı, rehne konu malın sözleşme ve yediemin makbuzu tarihi olan 01/09/2010 tarihinden sonra 04/10/2010 tarihinde Türkiye'ye girdiği ve davacı alacaklıya teslim edilmediği, TMK'nın 939. maddesi gereği rehin hakkının rehin edilen taşınırın alacaklıya teslimi ile doğacağı, rehin sözleşmesinde yeralan kayıtların tek başına rehin zilyetliğini sağlamaya yeterli olmayacağı, rehin sözleşmesindeki kayıtlara rağmen rehin konusu taşınır, rehin verenin münhasır egemenliğini sona erdirecek şekilde alacaklıya (Bankaya) teslim edilmemişse rehin hakkının doğmuş olduğunu söylemenin mümkün olmadığı gerekçesiyle davacının istinaf talebinin esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkmesinin kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın maddi hukuka ve muhakeme hukukuna uygun olmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2017/200 esas ve 2017/427 karar ve 05.07.2017 tarihli hükmünün ONANMASINA, dosyanın Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 14/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
19. Hukuk Dairesi 2017/4590 E. , 2019/5143 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 25 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 32 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat