20. Hukuk Dairesi 2017/589 E. , 2019/6216 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

20. Hukuk Dairesi 2017/589 E. , 2019/6216 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ..., ..., ..., ..., ... ve .....tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında, ...... parsel sayılı 1.073.380,10 m2 yüzölçümündeki taşınmaz orman vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir.
Davacı ... dilekçesinde sınırlarını bildirdiği, zilyetliğinde bulunan taşınmazının orman parseli içinde bırakıldığı iddiasıyla, taşınmazın kendi adına tapuya kayıt ve tescili istemiyle dava açmıştır. Birleştirilen dosya davacıları tarafından aynı parsele karşı açılan davalarda, bu dava ile birleştirme kararı verilmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, ... ve ...'un davalarının reddine, ...'ın davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile, 108 ada 1 nolu parselin fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 17524,91 m2'lik yere ilişkin kaydın iptali ile 108 ada son parsel numarası verilerek ... adına tesciline, ...'ın davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile, 108 ada 1 nolu parselin fen bilirkişi raporunda (E) harfi ile gösterilen 20461,02 m2'lik yere ilişkin kaydın iptali ile 108 ada son parsel numarası verilerek ... adına tesciline, ...'un davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile, 108 ada 1 nolu parselin fen bilirkişi raporunda (F) harfi ile gösterilen 11883,66 m2'lik yere ilişkin kaydın iptali ile 108 ada son parsel numarası verilerek ... adına tesciline, ...'un davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile, 108 ada 1 nolu parselin fen bilirkişi raporunda (O) harfi ile gösterilen 4129,57 m2'lik yere ilişkin kaydın iptali ile 108 ada son parsel numarası verilerek ... adına tesciline, ...'un davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile, 108 ada 1 nolu parselin fen bilirkişi raporunda (P) harfi ile gösterilen 6632,03 m2'lik ve (T) harfi ile gösterilen 4572,73 m2'lik yerlere ilişkin kaydın iptali ile 108 ada son parsel numarası verilerek ... adına tesciline, ...'un davasının kısmen kabul kısmen reddine, 108 ada 1 nolu parselin fen bilirkişi raporunda (R) harfi ile gösterilen 1823,63 m2'lik, (V) harfi ile gösterilen 2442,99 m2'lik ve (X) harfi ile gösterilen 9075,70 m2'lik yerlere ilişkin kaydın iptali ile 108 ada son parsel numarası verilerek ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, birleştirilen dosya davacıları ... tarafından (G) ile gösterilen bölüme, davacı ... tarafından (H) ve (L) harfleri ile gösterilen bölümlere ve davacı ... tarafından (K) ve (M) harfleri ile gösterilen bölümlere yönelik olarak ve davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından (B), (E), (F), (O), (P), (T), (R), (V) ve (X) harfleri ile gösterilen bölümlere yönelik olarak temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 01/12/2015 tarih 2014/5875 E.- 2015/11984 K. sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmiştir.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “1) Davacılar, ... tarafından (G) harfi ile gösterilen bölümüne, ... tarafından (H) ve (L) harfleri ile gösterilen bölümlerine ve ... tarafından (K) ve (M) harfleri ile gösterilen bölümlere yönelik temyiz itirazları yönünden;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli (G), (H), (L), (K) ve (M) harfleri ile gösterilen bölümlerin orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün bu bölümler yönünden onanması gerekmiştir.
2) Davalılar Hazine ve Orman Yönetiminin, çekişmeli (B) ve (X) harfleri ile gösterilen bölümlere yönelik temyiz itirazları yönünden;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritası ve kesinleşmiş orman kadastro haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırma sonucunda çekişmeli (B) ve (X) harfleri bölümlerinin orman sayılmayan yerlerden olduğu ve adına tescil kararı verilen kişiler yararına, 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile bu bölümlere yönelik hükmün onanması gerekmiştir.
3) Davalılar Hazine ve Orman Yönetiminin çekişmeli (E), (F), (O), (P), (T), (R) ve (V) harfleri ile gösterilen bölümlere yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece; (E), (F), (O), (P), (T), (R) ve (V) harfleri ile gösterilen bölümlerin orman sayılmayan yerlerden olduğu kabul edilerek davaların kabulü ve kişiler adına tesciline karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Eski tarihli memleket haritasının uygulanmasına ve kadastro paftasına dayalı keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporlarından, çekişmeli (E), (F), (O), (P), (T), (R) ve (V) harfli bölümlerin dört taraf sınırlarının, itirazsız kesinleşmiş Devlet ormanı ile çevrili orman içi açıklığı olduğu anlaşılmaktadır.
6831 sayılı Kanunun 17. maddesi, orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat yapılmasına, hayvancılık amacı ile ağıl yapılmasına, bu kesimlerin özel mülke dönüşmesine izin vermez.
6831 sayılı Kanun, madde: 17/1-2
Devlet ormanları içinde bu ormanların korunması, istihsal ve imarı ile alakalı olarak yapılacak her nevi bina ve tesisler müstesna olmak üzere; her çeşit bina ve ağıl inşaası ve hayvanların barınmasına mahsus yerler yapılması ve tarla açılması, işlemesi, ekilmesi ve orman içinde yerleşilmesi yasaktır.
Devlet ormanlarının herhangi bir suretle yanmasından veya açıklıklarından faydalanılarak işgal, açma veya herhangi şekilde olursa olsun kesme, sökme, budama veya boğma yollarıyla elde edilecek yerlerle buralarda yapılacak her türlü yapı ve tesisler, şahıslar adına tapuya tescil olunamaz. Buralara doğrudan doğruya Orman İdaresince el konulur. Yanan orman alanlarındaki her türlü emval Orman Genel Müdürlüğünce değerlendirilir (17/06/2004 tarih ve 5192 sayılı Kanun ile değişik hali).
Kanun metninden açıkça anlaşıldığı gibi, hangi nedenle olursa olsun orman içi açıklıklarda tarım, inşaat ve hayvancılık yapmak amacı ile ağıl yapılamaz. Bu tür yerler özel mülk olamaz. Yönetim derhal elkoyma hakkına sahiptir. Orman içi açıklıklardan yararlanabilmek için zorunlu olarak orman kullanılacaktır. Bu kullanım nedeniyle yeni açma, genişletme, yangın oluşması önlenemeyecek ve orman bütünlüğü bozulacaktır
Ayrıca, bu tür taşınmazların öncesinin orman olma zorunluluğu yoktur. Zira, öncesi orman olan ve ormandan açılan taşınmazlar, 6831 sayılı Kanunun 1. maddesi ve Yargıtay uygulamaları gereği oluşan kesin içtihatlara göre zaten orman sayılmaktadır. 17. maddede tanımı yapılan olgu, öncesi orman iken açılan yerlerle beraber ayrıca [Hangi nedenle olursa olsun orman içi açıklıkların kazanılamayacağı ilkesini içermektedir ve amacı orman bütünlüğünü korumaktır].
Kanun koyucu ayrı bir kavram oluşturmuş ve hangi nedenle olursa olsun orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat ile özel mülke dönüşme yolunu kapamıştır. Bu itibarla, dava konusu taşınmazın memleket haritasında açık alanda gözükmesi bu olguyu değiştirmez. Etrafı ormanla çevrili olan taşınmazlar özel mülke dönüşüp, tarım ve inşaata açıldığında orman bütünlüğünün bozulacağı tartışmasızdır. Dairemizin bu yoldaki kararları Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca benimsenmiş ve yerleşik kararlar halini almıştır [YHGK’nın 10.12.1997 gün ve 1997/20 - 830/1034, 10.12.1997 gün ve 1997/20 - 808/1039, 22.10.2003 gün ve 2003/20 - 665/614 sayılı ve yine orman kadastrosunun kesinleştiği tarihten sonra 20 yıldan fazla süre geçse dahi orman içi açıklık konumunda olan taşımazların zilyedlik yoluyla kazanılamayacağı konusundaki 11.10.2004 gün ve 2004/7-531-582 sayılı kararları].
Tapu ve zilyetlik yoluyla kişi ve kurumların ormandan toprak kazanmasını sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları da Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.-K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.-K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.-K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır.
Ayrıca; Bu tür yerler kanun gereği orman sayıldığı için, orman içi açıklık ve boşlukların zilyetlik yolu ile kazanılmasına yasal olanak yoktur. Dolayısıyla bu yollarla ormandan toprak kazanımından söz edilemez.
O halde; mahkemece, bu bölümler yönünden davanın reddine karar vermek gerekirken eksik inceleme ile yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama neticesinde, davacılar ..., ..., ..., ... ve ... vasisi ...'a ait (E), (F), (O), (P), (T),(R) ve (V) harfleri ile gösterilen taşınmazlara ilişkin davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar ..., ..., ..., ... ve Remziye Sun tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükümlerine göre yapılıp 29/09/2008 - 30/10/2008 tarihleri arasında ilân edilen orman kadastrosu vardır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere ayrı ayrı yükletilmesine 04/11/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.











Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön