20. Hukuk Dairesi 2020/1720 E. , 2020/2122 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

20. Hukuk Dairesi 2020/1720 E. , 2020/2122 K.

'İçtihat Metni'

Taraflar arasındaki davada ......Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
..... davanın kurum tarafından yapılan işlemin iptali ile, babasından dolayı aldığı aylığın geri bağlanması istemine yönelik olduğu, dosyanın incelenmesinde, davacının itirazda bulunduğu kurum işleminin...... yürütüldüğü, davalı vekilinin cevap dilekçesi ile yetki itirazında bulunduğu, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu gereği iş mahkemelerinde görülecek davalarda iş ve işlem yapmaya yetkili yer mahkemelerinin yetkili olduğu hususunun düzenlendiği, mevcut işlem yönünden yargılama yapmaya yetkili ve görevli yargı biriminin ......olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
....... davanın.......açıldığı, dava dilekçesi 04/02/2019 tarihinde davalı kuruma tebliğ edildiği, davalı tarafından süre uzatım talebinde bulunmadığı, cevap dilekçesinin ise ..... 28/02/2019 tarihinde ibraz edildiği, HMK 116/1-a maddesinde kesin yetki kuralının bulunmadığı hâllerde yetki itirazının ilk itiraz olarak ileri sürüleceği düzenlendiği, HMK 127/1. maddesinde öngörülen iki hafta içerisinde cevap dilekçesinin ibraz edilmediği anlaşılmakla yasal süre içerisinde yetki itirazında bulunulmadığı ve süresi içerisinde yetki itirazında bulunulmaması nedeniyle yetkili hale gelen...... yetkisinin kesinleştiği, Anayasamızın 36/2. maddesinde hiçbir mahkemenin görev ve yetkisi içindeki davaya bakmaktan kaçınamayacağı düzenlendiğinden, davaya bakmaya.....etkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 5. maddesinde, iş uyuşmazlıklarında yer itibari ile yetkili iş mahkemeleri belirlenmiştir. Buna göre, “iş mahkemelerinde açılacak her dava, açıldığı tarihte dava olunanın Türk Medenî Kanunu gereğince ikametgâhı sayılan yer mahkemesinde bakılabileceği gibi, işçinin işini yaptığı işyeri için yetkili mahkemede de bakılabilir. Bunlara aykırı sözleşme muteber sayılmaz.”
İş mahkemelerinde yetki kuralı, Hukuk Muhakemeleri Kanununun yetki kurallarına uygun olup, buna ek olarak işin yapıldığı yer, yani işyeri mahkemeleri de yetkili kılınmıştır.
Buna göre, iş ve sosyal güvenlikle ilgili davaların dava tarihinde davalının ikametgâhının bulunduğu veya işçinin işini yaptığı yerdeki iş mahkemesi veya iş davalarına bakmakla görevli asliye hukuk mahkemesinde açılması gerekmektedir.
Türk Medenî Kanununun 19/1. maddesi uyarınca gerçek kişi yönünden “Yerleşim yeri', 'Bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.” Gerçek kişi işverenin başka bir yerde yerleşmek niyetiyle oturduğu kanıtlanmadığı takdirde, kural olarak nüfusta kayıtlı olduğu yerin ikametgâh sayılması gerekir.
HMK'nın 14/1.maddesi uyarınca 'Bir şubenin işlemlerinden doğan davalarda, o şubenin bulunduğu yer mahkemesi de yetkilidir.'
Diğer yandan Türk Medeni Kanununun 51. maddesi uyarınca “Tüzel kişinin yerleşim yeri, kuruluş belgesinde başka bir hüküm bulunmadıkça işlerinin yönetildiği yerdir.'
İş mahkemesinin yetkisi kamu düzeni ile ilgili olduğundan, davalı tarafça süresinde itiraz edilmese dahi hâkim tarafından kendiliğinden bu husus gözönünde bulundurulmalıdır. Bir başka anlatımla hâkim, davanın her aşamasında yetki itirazını dikkate alabileceği gibi, kendisi de re'sen yetkisizlik kararı verebilir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.04.2008 gün ve 2008/10-329 Esas - 2008/334 Karar numaralı ilâmında da 'Davaya konu uyuşmazlık tüzel kişilere karşı açılacak davalarda genel yetkili mahkeme, tüzel kişilerin yerleşim yerinin, yani merkezinin bulunduğu yer mahkemesi olmakla birlikte, şube işlemleri nedeniyle açılacak dava, taraf olarak bağlı bulunulan merkez davalı gösterilerek, şubenin bulunduğu yerde de açılabilir. “Kurum adına işlem yapmaya yetkili bulunmak” şubenin tanımından ortaya çıkan bir sonuç olup, şubenin bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olmasında tek başına yeterli değildir. Şubenin bulunduğu yer yetkisi, o şubenin yapmış olduğu işlemlerden, davacıya ait işlemlerin yürütülmesinden doğan uyuşmazlıklarda geçerli bulunmaktadır.' görüşü benimsenmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, davacı eşi......06/11/1989 tarihinde vefat ettiğini ve halen Bağ-Kur'dan dul aylığı aldığını, babasının ise 24/08/1995 tarihinde vefat ettiğini, tarafına yetim aylığı bağlanmadığını bunun üzerine..... başvuruda bulunduğunu ve kurumca talebinin reddedildiğini, kurum işleminin iptali ile vefat eden eşinden ve babasından maaş bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Açıklanan yasal düzenlemeler çerçevesinde; eldeki davada yetkili mahkeme S.. B..nın merkezinin bulunduğu Ankara veya davacının işlemlerini yürüten şubenin bulunduğu yer mahkemesidir. davacının talebinin reddine ilişkin kararının ........ tesis edildiği anlaşılmakla uyuşmazlığın Sakarya 3. İş Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince; ......ARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 25/06/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön