20. Hukuk Dairesi 2020/2058 E. , 2020/2365 K.
'İçtihat Metni'
Taraflar arasında görülen davada.... Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
......, kadastro mahkemelerinin genel olarak görevinin 3402 sayılı Kanunun 25. maddesinde; zaman bakımından görev ve yetkisinin ise, aynı Kanunun 26. maddesinde düzenlendiği, bu düzenlemelere göre kadastro mahkemelerinin, davaya konu taşınmazlar hakkında tutanak düzenlenmesi halinde ve askı ilan tarihleri içinde açılacak davalarda görevli olduğu, hal böyle olunca; 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan tesbitlere karşı da askı ilan süresi içinde dava açılması halinde, kadastro mahkemesinin görevli olup; mahkemece yapılacak incelemenin, yetersiz kadastro paftalarının yenilenmesi, yüzölçümlerinin ve teknik hataların düzeltilmesi işleminin kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun yapılıp yapılmadığı hususlarının araştırılmasına yönelik olup, taşınmazların mülkiyetine ve niteliğine dâir bir araştırma yapılamayacağı, bu itibarla dava konusu ..... (eski: 288 parsel) ve 140 ada 15 parsel sayılı (eski: 290 parsel) taşınmazların uygulama kadastrosu öncesi kamulaştırılması yapılarak 02/02/2007 tarihinde davalı Maliye Hazinesi adına tescilinin yapıldığı, bilahare 23/02/1988 tarihinde...adına tescil edildiğinin anlaşıldığı ve 3402 sayılı Kanunun 22/a maddesine göre yapılan yenileme çalışmalarının bir önceki kadastroya ek bir işlem olup uygulama kadastrosuna itiraz davası sırasında sadece ölçüm, tersimat ve sınırlandırmalara ilişkin hataların inceleme konusu yapabileceği, kesinleşmiş tapu kayıtlarının iptaline karar verme yetkisinin genel mahkemelere ait olup mülkiyete ilişkin uyuşmazlıkların inceleme konusu yapılamayacağı, her ne kadar davacı davasının, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca açılan yenileme kadastrosuna itiraz niteliğinde olduğunu belirtmiş ve kadastro yenileme çalışması yapılmış ise de, ihtilafın 22/2-a maddesi uygulamasından kaynaklanmayıp, mülkiyete dayalı olarak açılmış olup yenileme çalışmasına ve teknik yönden hata bulunduğu iddiasına yönelik bir itirazın sözkonusu olmadığı, uyuşmazlığın mülkiyete ilişkin olup davanın ......adına yapılan tapu kaydının iptali ile davacılar adına tescili iddiasına dayalı mülkiyet ihtilafından kaynaklandığı ve kadastro mahkemelerinin görevi dışında bulunduğu, açıklanan nedenlerle gerek davanın niteliği ve kesinleşmiş tespitlere yönelik olması, gerekse yenileme kadastrosunda mülkiyete ilişkin uyuşmazlıkların inceleme konusu yapılamayacak olması nedenleriyle davanın mahkememizde görülmesinin mümkün olmadığı, dava konusu taşınmazların yenileme kadastrosu sebebiyle tapu siciline geçmiş veya geçmemiş mülkiyet ve mülkiyete ilişkin hakların inceleme konusu yapılamayacağı, tapu iptali ve tescil istemine ilişkin mülkiyet isteği hakkındaki bu taleplere yönelik açılan davalarda ise, görevli mahkemenin, 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesi uyarınca genel görevli asliye hukuk mahkemeleri olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.
......Mahkemesince dava konusu parsellerden bir kısmı önceden kamulaştırıldığı ancak kamulaştırma kararında geçen yüzölçümden fazla miktarda bir yüzölçüm olarak yenileme çalışması neticesinde bu parsellerin genişlediği, fazlaya ilişkin alana yönelik kadastro çalışmasına itiraz edildiği, mahkememize göre öncelikle Yargıtay kararları doğrultusunda dava dilekçesinde itiraz edilen kadastro çalışmasının yasa ve yönetmeliklere uygun yapılıp yapılmadığı kadastro mahkemesince karara bağlanmalı, kadastro çalışması yasa ve yönetmeliklere uygun yapıldığı takdirde davacı tarafın tescil talebi dikkate alınarak bu kez mahkememizin görevli olacağı ancak bu kadastro çalışmasına yönelik herhangi bir karar verilmeden sadece tescil talebi dikkate alınarak verilen görevsizlik kararı mahkememizce uygun görülmemiş bu nedenlerle görevli ve yetkili mahkemenin Siirt Kadastro Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz üzerine Yargıtay 16. Hukuk Dairesince onanmıştır.
6100 sayılı HMK'nın 22/2. maddesinde “İki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde, görevli veya yetkili mahkeme, ilgisine göre bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca belirlenir.”
6100 sayılı HMK'nın 23/2. maddesinde, “Yargıtayca verilen merci tayini kararları ile temyiz incelemesi sonucu kesinleşen göreve ve yetkiye ilişkin kararlar davaya ondan sonra bakacak mahkemeyi bağlar” hükümlerine yer verilmiştir.
Somut olayda ....... 08/02/2016 tarih, 2016/29 - 2016/84 E.K. sayılı kararı davaya bakmaya görevli mahkemenin kadastro mahkemesi olduğundan görevsizlik kararı verildiği, dosyanın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 02.09.2019 gün 2016/15330 - 2019/7890 E.- ve K. 12.12.2017 tarihi ilamı ile onanmasına karar verilerek dosyanın kesinleştiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davaya bakma görevinin kadastro mahkemesine ait olduğu özel Dairenin kabulündedir. Özel Dairenin onama ve bozma kararının mahkemeleri bağlayıcılığı özelliği vardır.
O halde uyuşmazlığın ..... görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; Siirt Kadastro Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 02/07/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.
20. Hukuk Dairesi 2020/2058 E. , 2020/2365 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 36 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat