21. Hukuk Dairesi 2016/19467 E. , 2018/7109 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

21. Hukuk Dairesi 2016/19467 E. , 2018/7109 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

TÜRK MİLLETİ ADINA

Davacı, meslek hastalığı sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

K A R A R

Dava, zararlandırıcı sigorta olayı sonucu %0 oranında sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, dava konusu olayın davacının ihmalinden ileri geldiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamından, Kurum müfettişi tarafından yapılan tahkikat neticesinde yargılamaya konu kaza olayının iş kazası olarak kabul edildiği, aynı inceleme raporunda iş kazasının meydana gelişinde işverenin %100 oranında kusurlu olduğu yönünde tespit yapıldığı, yine Kurum tarafından davacının sürekli iş göremezlik oranının %0 olarak tespit edildiği, mahkemece kusur raporu alınmadığı dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.
İnsan yaşamının kutsallığı çevresinde işveren, işyerinde işçilerin sağlığını ve iş güvenliğini sağlamak için gerekli olanı yapmak ve bu husustaki şartları sağlamak ve araçları noksansız bulundurmakla yükümlü olduğu olay tarihinde yürürlükte bulunan İş Kanununun 77. maddesinin açık buyruğudur.
İşverenin tazminattan sorumlu tutulması, İş Kanunun 77. maddesinde ve İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği’nde öngörülen önlemlerin işyerinde alınıp alınmadığının saptanması ile mümkündür. Başka bir anlatımla, işverenin kusurlu olup olmadığının, varsa kusurun oranının, uzman bilirkişiler tarafından düzenlenecek kusur raporu ile tespit edileceği yönü tartışmasızdır.
Somut olayda mahkemenin, hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgi ile çözümlenmesi mümkün olmayan, özel ve teknik bilgiyi gerektiren konuda bilirkişiye gitmeden bilirkişi yerine geçerek sorunu çözümlediği açıktır.
Yapılacak iş, davacının kaza tarihi öncesi ve sonrasına ait temin edilebilen tüm tıbbi raporlarının dosyaya celp edilmesinden sonra konusunda uzman bilirkişi heyetinden İş Kanunu'nun 77. maddesi ve İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği hükümlerini göz önünde tutarak kusur raporu almak, sonrasında davacının yargılamaya konu kaza olayı ile ilgili geçici işgöremezlik durumunda kalıp kalmadığını, kalmış ise bu dönemin ne kadar süre devam ettiğini tespit ederek oluşacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuksal olgular dikkate alınmadan ve özellikle bilirkişi kusur raporu alınmaksızın yazılı şekilde hüküm kurması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir,
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, sair yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 08/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön