21. Hukuk Dairesi 2017/2529 E. , 2018/5196 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılardan Sosyal Güvenlik Kurumu vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dava; davacının davalı işyerlerinde geçen 01.03.1995-31.08.2007 tarihleri arasındaki çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile “davacının 1995/2 döneminde 30 gün günlük, 46,387 TL, 1995/3 döneminde 60 gün, günlük 260,691 TL,1996/1 döneminde 60 gün, günlük 260,691 TL , 1996/2 döneminde 60 gün, günlük 540,900 TL, 1996/3 döneminde 60 gün, günlük 567,000 TL, 1997/1 döneminde 60 gün, günlük 723,775 TL, 1997/2 döneminde 60 gün, günlük 854,165 TL, 1997/3 döneminde 15 gün, günlük 1,231,371 TL, 2005/4. Ayında 23 gün, günlük 16,29 TL, 2005/5. Ayında 30 gün, günlük 16,29 TL, 2006/2. Ayında 1 gün, günlük 17,70 TL ücretle davalılardan ... Elektronik... yanında hizmet akdi ile sigortalı nitelikte çalıştığının tespitine, davalı ... Elektirik... nezdindeki süreler sigortalı olduğundan bu davalı yönündeki talebin reddine” şeklinde karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa'nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa'nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay'ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Öte yandan; dava ehliyeti, gerçek ve tüzel kişinin kendisinin veya yetkili kılacağı bir temsilci veya vekil aracılığı ile bir davayı takip etme ve usuli işlemlerini yapabilme ehliyetidir. Dava ehliyeti dava şartlarından olup davaya bakan hakim tarafından kendiliğinden göz önünde tutulması gerekir.
Limited şirketin tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmesi (terkini) ile sona erer. Fesih ve tasfiye işlemi, bir tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eder. Tüzel kişiliğini kaybeden limited şirketlere davada husumet tevcih edilebilmesi için şirketin yeniden ihyasına gidilerek yargılamanın limited şirket tüzel kişiliğine karşı devamının sağlanması gerekmektedir. Taraf sıfatının bulunmaması halinde dava, sıfat yokluğundan (husumet yönünden) reddedilecektir.
Tüzel kişiliği sona eren şirketin ihyası için tasfiye memuru ile ticaret siciline husumet yöneltilerek görevli Asliye Ticaret Mahkemesinde ayrı bir dava açılması için davacı tarafa HMK'nın 52 ve 54. maddeleri hükümleri gereğince uygun bir önel verilmelidir. Dava açıldığı takdirde ve alınacak sonuca göre eldeki davaya devam edebilme olanağı bulunduğu belirlendiğinde, tüzel kişiliğe tebligat yapılarak usulüne uygun şekilde taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasına girilerek davanın sonuçlandırılması gerekir.
Somut olayda; davalı ... Servis Hizmetleri Limited şirketinin yeni ünvanının “Tasfiye Halinde ...E lektronik Servis Hizmetleri Limited Şirketi” olduğu ve bu şirketin tasfiyeye girdiği ticaret sicili kayıtlarından anlaşılmaktadır. Dairemizin 30.04.2015 tarihli 2014/11963 Esas ve 2015/9408 Karar sayılı geri çevirme kararı ile davalı şirketin ihyasının sağlanması için davacıya uygun süre verilmesi ile şirket ihya olunduktan sonra gerekçeli kararın tebliğ edilmesi gerektiğinin belirtilmesine rağmen davalı şirketin ihya edilmediği, dolayısıyla tüzel kişiliği sona ermiş taraf hakkında karar verildiği görülmekle taraf teşkili sağlanmadan yazılı şekilde hüküm kurulması mümkün olmadığı gibi hükmün bu hali ile infaz kabiliyeti de bulunmamaktadır.
Mahkemece yapılacak iş; adı geçen davalı şirketin ihyası için davacı tarafa uygun bir süre vermek, ihya edilince davalı şirketi yeniden taraf haline getirmek, davalı işverenin göstereceği delilleri toplamak ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurum vekilinin bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 31.05.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.
21. Hukuk Dairesi 2017/2529 E. , 2018/5196 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 51 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat