21. Hukuk Dairesi 2016/19513 E. , 2018/4566 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

21. Hukuk Dairesi 2016/19513 E. , 2018/4566 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi


Davacılar murisinin, iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; bozmaya uyarak ilamda yazılı nedenlerle, 141.000,00TL maddi ve manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi, davacılar vekilince duruşmalı, davalı vekilince de duruşmasız olarak istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 08/05/2018 günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü yapılan tebligata rağmen taraflar adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildi ve aynı gün düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlerle temyiz kapsam ve nedenlerine göre; davacıların tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, sigortalının iş kazası sonucunda vefatı nedeniyle yakınlarının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacı eş için 1.000,00 TL maddi, 80.000,00 TL manevi, davacı çocuk için 60.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamından, müteveffa sigortalının iş kazasının meydana gelişinde %10 oranında kusurlu olduğu, mahkemece bir adet kök, iki adet de buna ek bilirkişi hesap raporu alınarak, son alınan ek hesap raporuna itibar edildiği, davacı eşe iş kazası sigorta kolundan bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinin 427.453,29 TL olduğu anlaşılmaktadır.
Usuli kazanılmış hak kurumu, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez, ana ilkelerinden biri haline gelmiştir. Anlam itibariyle, bir davada, mahkemenin yada tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.
./..
Bu açıklamalardan olarak somut olayda, davacı eşin henüz ilk peşin sermaye değerinin rücu edilebilecek kısmı tenzil edilmemiş olan maddi zararını 186.840,15 TL olarak hesaplayan 03/08/2015 tarihli bilirkişi ek hesap raporunun dosya içerisine girdiği 13/10/2015 tarihli celsede rapora karşı davacılar vekilinin bir diyecekleri olmadığını beyan etmesi nedeniyle bu miktar üzerinden davalılar lehine usuli kazanılmış hak oluştuğundan, 186.840,15 TL üzerinden davacı eşe iş kazası sigorta kolundan bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinin rücu edilebilecek kısmı tenzil edildiğinde davacı eşin karşılanması gereken maddi bir zararı bulunmadığı, zararın Kurum ödemeleri ile karşılandığı anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenlerle davacı eşin maddi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken usuli kazanılmış hak aşılarak fazlaya karar verilmesi hatalıdır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, fazla alınan temyiz harcının istek halinde davacılara iadesine, 08/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.










Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön