21. Hukuk Dairesi 2017/5246 E. , 2018/2771 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

21. Hukuk Dairesi 2017/5246 E. , 2018/2771 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacılar, iş kazası sonucu maluliyetten doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle, davalılardan ...A.Ş. hakkındaki davanın reddine, 522.995,04 TL maddi ve manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte diğer davalılardan alınarak davacılara verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davacılar ile davalılardan .... Ltd. Şti. ve ... Tic. Ltd. Şti. vekillerince istenilmesi ve de duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 13/06/2017 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılardan ...Tic. Ltd. Şti. ve ... Tic. Ltd. Şti. vekili Avukat ...ile karşı taraf vekili Avukat ... geldiler. Diğer davalı adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü ve eksikliğin ikmali açısından geri çevrilmesine karar verilen dava dosyası yeniden Dairemize gelmiş ve 06/10/2017 tarihinde esasa kaydedilmiş olmakla dosya üzerinde yeniden yapılan inceleme sonucunda aşağıdaki karar tesbit edildi.
KARAR

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere, temyiz kapsamı ve temyiz nedenlerine göre, davacılar vekili ile davalılar ... ve ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Dava sigortalının 21.01.2012 tarihli iş kazasından maluliyeti nedeniyle sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi ile davacı eşin manevi zararının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece davalı ...Ş. yönünden davanın reddine, davalılar ... ve ... yönünden ise davacı sigortalı lehine 442.995,04 TL maddi ve 60.000 TL manevi, davacı eş lehine 20.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Dosya kapsamına göre, ... şirketine ait Fabrika İnşaatının elektirik hattı tesisatı işini Doyne Şirketinin üstlendiği, Üstlenilen bu işin işçilik ve montaj işlerinin ise Neta Norm şirketine verildiğii kazalının bu şirkette elektirik teknisyeni olarak çalışırken iskele üzerinde tavandaki elektirik armatürlerinin montajını yaptığı sırada dengesini kaybederek iskeleden düşmesi neticesinde %100 oranında malul kaldığı, işçinin kazanın gerçekleşmesinde %20 oranında kusurlu olduğu, ... şirketinin işi anahtar teslim olarak vermesi nedeniyle kusursuz olduğu, davalı Doyne şirketinin %10, Neta Norm şirketinin ise %70 oranında kusurlu olduğu, hesap bilirkişiden alınan 26.03.2015 tarihli hesap raporunda davacının sürekli iş göremezliğinden kaynaklı maddi tazminat alacağının 195.780,63 TL, bakıcı gideri olarak 324.734,85 TL olarak tespit edildiği, mahkemece bu tazminat alacağından geçici iş göremezlik ödeneği ile ilk peşin sermaye değerinin rücuya kabil kısmı tenzil edilerek 442.995,04 TL’ye karar verildiği anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında maddi zararın belirlenmesi ve kaza tarihinden sonra yapılan ödemelerin ifaya yönelik olup olmadığı noktasında uyuşmazlığın bulunduğu anlaşılmaktadır.
İş kazası sonucu maluliyete dayalı maddi tazminatının hesaplanmasında, gerçek ücretin esas alınması koşuldur. Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta pirimi ödenmesi amacıyla zaman zaman iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Öte yandan, gerçek ücretin ise; işçinin kıdemi ve yaptığı işin özelliği ve niteliğine göre işçiye ödenmesi gereken ücret olduğu, işyeri veya sigorta kayıtlarına geçmiş ücret olmadığı Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır.
Davalı tarafça yapılan ödemelerin tazminat alacağından mahsup edilip edilmeyeceği konusunda davanın yasal dayanağını, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununu oluşturmaktadır. Kanunun 55. maddesinde, “ Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez.”hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda, hakkaniyete uygun maddi tazminatın tespiti açısından, sigortalının yaşı ve yaptığı elektirik teknisyenliği işi dikkate alınarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, TÜİK ve ilgili meslek odalarından ücret araştırması yapılması gerekirken; asgari ücret üzerinden hesap yapılması, aynı zamanda davalı tarafça kaza tarihinden sonra yapıldığı iddia edilen ve ödeme belgeleri ibraz edilen fizyoterapist ücreti ve bakıcı gideri ücretlerinin davacının bakıcı giderine mahsuben ifaya yönelik ödeme olup olmadığı değerlendirilerek ifaya ilişkin olmasının kabulü halinde bakıcı gideri tazminat alacağından indirilmesi, ifa amacı taşımayan bir ödeme veya sosyal yardım amacıyla yapılan ödeme niteliğinde olduğunun tespiti halinde ise tazminat alacağından tenzil etmeden taraflar lehine oluşan usuli kazanılmış hakları da gözeterek maddi tazminat alacağını belirlemekten ibarettir.
Aynı zamanda işgücünü kaybeden kazalının sağlıklı bir insan için geçerli olan ve PMF yaşam tablosuna göre belirlenen bakiye ömrü boyunca bakıcı giderinin bulunacağının kabulü yerinde değildir. Ayrı bir bakiye ömür belirlenmesi de mümkün olmadığına göre davacının halen ve bakiye ömrü içerisinde de sürekli bakıcı çalıştırmayıp aile içi bakım dayanışmasından yararlanacağı da gözetilerek hakim, burada hakkaniyet indirimi ile uygun bir bakıcı giderine hükmetmelidir.
O halde yukarıda belirtilen şekilde davacının sürekli iş göremezlikten kaynaklı maddi tazminat alacağı ile bakıcı gideri alacağı tespit edildikten sonra bakıcı gideri alacağından, aile içi bakım dayanışmasından yararlanacağı gözetilerek uygun bir hakkaniyet indirimi yapılması gerekirken yazılı şekilde indirim yapılmadan karar verilmesi de hatalı olmuştur.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde,davacılar ile davalılar ... ve ... Tic Ltd Şt vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, davacılar ve davalılardan ...Tic. Ltd. Şti. ve e ... San. Tic. Ltd. Şti. yararına takdir edilen 1.480,00 TL duruşma Avukatlık parasının karşılıklı olarak birbirlerine yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde davacılar ve davalılardan ...Tic. Ltd. Şti.'ye iadesine, 26/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.






Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön