21. Hukuk Dairesi 2016/12477 E. , 2018/2320 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

21. Hukuk Dairesi 2016/12477 E. , 2018/2320 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre, davalılar vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan tüm temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava, davacının 09.08.2006-15.12.2012 tarihleri arasında davalı işyerinde geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davacının kuruma bildirilen süreler dışlanmak suretiyle 24/11/2006-15/12/2012 tarihleri arasında davalı ... İnşaatta asgari ücretle çalıştığının tespitine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa'nın 4. maddesinde bu Yasa'nın uygulanmasında 2. maddede belirtilen sigortalıları çalıştıran gerçek veya tüzel kişilerin 'işveren' olduğu bildirilmiştir.
Davacının ücretini, sosyal haklarını, sigorta primlerini ödeyen,kendi adına kapsama alınmış işyerinden işe giriş bildirgesini ve prim bildirgelerini veren, ihale suretiyle davalı Dicle Üniversitesi Rektörlüğü'nden sözleşme kapsamında tanımlanan işi alan diğer davalı işverenlerdir.
“Çalıştıran” olgusu, tesbiti istenen sürelere ilişkin hizmet akdinin tarafı konumunda olan ve hizmet akdini düzenleyen “işvereni” ifade etmektedir. Davacı sigortalının taraf olduğu hizmet akdinin davalı asıl işverenin taşeronları olan... Ltd Şti, ... Ltd Şti, ... AŞ tarafından düzenlenmiş olması karşısında ise hizmet tespitine yönelik davanın sadece üst işverene karşı açılması hatalı olup, bu işverenlere karşı husumet yöneltilerek açılması gerekir.
506 sayılı Yasa’nın 87. maddesinde “bu kanunun işverene yüklediği ödevlerden dolayı, aracı olan üçüncü kişi ile birlikte asıl işverenin de sorumlu olacağı” bildirilmiştir.
506 sayılı Yasa’nın 87. maddesi ile asıl işveren ile alt işveren arasındaki ekonomik ve mali yönden sorumluluk hukukunun sınırlarının belirlendiği, maddede geçen “bu kanunun işverene yüklediği ödevler tanımlamasının asıl işverene, alt işverenin taraf olduğu hizmet sözleşmeleri nedeniyle açılacak hizmet tesbiti davalarında” pasif husumet ehliyetini amaçlamadığı anlaşılmaktadır.
506 sayılı Yasa’nın 79/10. maddesinde ifadesini bulan hizmet tespiti davaları kural olarak bu ödevi yerine getirmeyen işverene karşı açılmalıdır. Kaldı ki somut olayda, davacının nizalı dönemde geçen çalışmaları alt işverenliklerden de bildirilmiş olup onların davaya dahil edilmesi yahut sadece davalı yanında geçen çalışmalar yönünden hüküm kurulması gerekirken, eksik bildirilen tüm çalışmaların davalıya hasredilmesi hatalı olmuştur.
O halde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılardan ...'a iadesine, 15.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön