21. Hukuk Dairesi 2016/16544 E. , 2018/2116 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ : İş Mahkemesi
Davacı, davalı işverene ait işyerinde 1969-1977 yılları arasında geçen Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün fer'i müdahil Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dava; davacının davalıya ait işyerinde 1969 yılından 1977 yılına kadar geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece; davacının davalıya ait işyerinde 01.06.1970 – 24.11.1974 tarihleri arasında 1.614 gün çalıştığının, 1.324 gününün ( 01.06.1970 – 31.12.1970 tarihleri arasında 75 gün, 01.01.1971 – 31.12.1971 tarihleri arasında 205 gün, 01.01.1972 – 31.12.1972 tarihleri arasında 360 gün, 01.01.1973 – 31.12.1973 tarihleri arasında 360 gün, 01.01.1974 – 24.11.1974 tarihleri arasında 324 gün ) bildiriminin yapılmadığının, bildirimi yapılmayan günlerde hizmet akdine istinaden ve günün cari asgari ücret ile çalıştığının tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalıya ait kuaförde çalıştığını beyan eden davacı adına davalı işveren tarafından 01.06.1970 tarihli işe giriş bildirgesi düzenlendiği ve 01.06.1970 – 30.06.1971 tarihleri arasında davalı Kurum'a hizmet bildirildiği, 25.11.1974 – 07.01.1975 tarihleri arasında ise davacının dava dışı işyerinde çalışmasının bulunduğu, davacının duruşmada; davalıya ait işyerinde 1975/Mayıs ayına kadar çalıştığının, daha sonra kendisinin işyeri açtığının beyan edildiği, dönem bordrolarının dosya arasına alınmadığı, bordro ve komşu işyeri tanıklarının dinlenilmediği, davalıya ait işyerinde çalıştığını beyan eden davacı tanığının hizmet cetveli ve sicil dosyasının davalı Kurum'dan istenilmediği anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa'nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa'nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay'ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Somut olayda ise davacının çalışmalarının tereddüte mahal bırakmayacak derecede tespiti için yeterli araştırma yapılmadan sonuca gidilmesi isabetisiz olmuştur.
Mahkemece yapılacak iş; davalı Kurum'dan davalıya ait işyerinin talep edilen döneme ilişkin bordrolarını istemek, re'sen seçilecek bordro tanıklarını dinlemek, zabıta marifeti ile ve davalı Kurum'dan sorarak talep edilen dönemde davalıya ait işyerine komşu işyeri sahipleri ile bu işyerlerindeki çalışmaları kayıtlara geçmiş kişileri dinlemek, davacı tanığı ...'nin sicil dosyasını davalı Kurum'dan istemek ve böylece toplanan deliller değerlendirilerek varılacak sonuca göre hüküm kurmaktan ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde feri müdahil Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
21. Hukuk Dairesi 2016/16544 E. , 2018/2116 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 86 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 38 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 35 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 44 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 33 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 73 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 56 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 27 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat