21. Hukuk Dairesi 2016/17610 E. , 2018/159 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Asıl ve birleşen dava bakımından; Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; bozmaya uyarak ilamda yazılı nedenlerle, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmesi ve de duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 16/01/2018 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı vekili Avukat ... ile davacı ... ve Avukatı ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan davacı asıl ile Avukatların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsiz bulunmamasına, temyiz kapsam ve nedenlerine göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harçlarının temyiz eden taraflara yükletilmesine, 16/01/2018 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİ
Dava, iş kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminata ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar Dairemizce bozulmuş ve bozma sonrası davacı vekilinin ıslah dilekçesi dikkate alınarak mahkemece yine davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Öncelikle bozma sonrası davanın ıslahının mümkün bulunup bulunmadığı meselesi üzerinde durulmalıdır.
Bilindiği gibi, İçtihadı Birleştirme Kararları, konularıyla sınırlı, gerekçesi ile yol gösterici ve sonucu ile de bağlayıcıdır. İçtihadı Birleştirme Kararları benzer hukuki konularda Yargıtay Genel Kurullarını, dairelerini ve adliye mahkemelerini bağlar ( Yargıtay Kanunu Mad. 45 ). 04/02/1948 tarih ve 10/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında, hüküm bozulduktan sonra ıslah yolundan faydalanmanın mümkün olamayacağı kabul edilmiştir.
Bozmanın niteliğine göre bazı durumlarda bozma sonrası ıslahın yapılabileceği yönünde Yargıtay daireleri arasında içtihat aykırılıklarının çıkması ve yine yukarıda sözü edilen içtihadı birleştirme kararının güncelliğini kaybettiği şeklindeki görüşler üzerine bu defa konu yeniden içtihadı birleştirme konusu yapılmış bu defa da yine 06/05/22016 tarih ve 2015/1E. 2016/1K sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile bozma sonrası ıslah yapılamayacağı açık bir şekilde kabul edilmiştir.
Bu açık yasal düzenlemeler karşısında İçtihadı Birleştirme Kararlarına şu veya bu gerekçelerle uyulmaması hukuk güvenliğini sarsacağı gibi hakiminde sorumluluğunu gerektirebileceği gözardı edilmemelidir.
Bozma sonrası fazlaya ilişkin saklı tutulan haklar ancak ek dava ile talep edilebilir. Ek dava ise başlı başına bağımsız bir dava olup, yargı kararlarında da benimsendiği gibi mahkemece davaların birleştirilmesi durumunda ek davayla ilgili ayrı bir hüküm kurulmalıdır. Bunun sonucu olarakta, ek dava ile ilgili yargılama giderleri ayrı bir başlık altında gösterilmelidir.
Somut olayda, davacılar vekilinin bozma sonrası talebi açıkça davanın ıslah edilmesi niteliğindedir. Bu dilekçede peşin harcın da yatırılması bu talebe ek dava niteliği kazandırmaz.
Bir davanın nasıl açılacağı usul kanunumuzda açıkça belirtilmiştir. Usul ekonomisi gibi nedenlerle böyle bir ıslah dilekçesini ek dava niteliğine büründürmek açık yasa hükümlerini dolanmak olur ki, bu hukuken himaye edilemez.
Bozma sonrası davacılar vekilinin amacı davayı ıslah etmektir. Dilekçesinde bunu açıkça belirtmiştir. Zaten mahkemece de talep ile bağlılık ilkesi gereğince bu talep ıslah olarak kabul edilmiş ve ıslah hükümlerine göre hüküm oluşturulmuştur. Yani ıslah dilekçesi ile ilgili ek dava gibi hüküm kurulmamıştır. Oysa, yukarıda belirtildiği gibi 04/02/1948 tarih ve 10/3 06/05/22016 tarih ve 2015/1E. 2016/1K sayılı İçtihadı Birleştirme Kararları gereğince bozma sonrası ıslah mümkün olmadığından mahkemece ıslah dilekçesindeki talepler yönünden davası dinlenemez ve bu hususun kamu düzenine ilişkin olduğu düşüncesinde olduğumuzdan sayın çoğunluk kararına katılamıyoruz.
21. Hukuk Dairesi 2016/17610 E. , 2018/159 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 28 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 24 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 25 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat