21. Hukuk Dairesi 2019/165 E. , 2019/6489 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... İş Mahkemesi
KARAR
A)Dava dilekçesinde özetle;
Davacının, davalı yanında 01/11/1996 - 01/09/2007 tarihleri arasında çalıştığının ve bu tarihler arasında sigortaya bildirilmeyen sürelerin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı cevabı :
Davalı, 2007 yılından önce babasının davacıyı çalıştırdığını, 2007 sonrasında da çalışmaların Kuruma bildirildiğini davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ..., davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dahili Davalılar, davanın reddini talep etmişlerdir.
C)İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti :
Mahkemece, davacının 2007 yılından önce davalının emir ve talimatı adı altında değil babasının emir ve talimatı altında bakıcı vasfı ile çalıştığı kabul edilerek davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermiş, verilen kararın Dairemizce kaldırılması sonrasında mahkeme, davacının davalı iş yerinde talep edilen döneme ait çalıştığına dair yazılı bir belge olmadığından öncelikli olarak bordro tanıklarının dinlendiğini, davacının iddia ettiği davalıların kök murislerine evde bakım işinde bordro tanığı olmadığından bordro tanığı yerine yine davalı ...'in işyerinde bulunan komşu işyeri tanıklarının dinlendiğini, davacı, davalı ve komşu işyeri tanıklarının beyanları, davalıların ikrarları nazara alınarak davacının davalıların kök murisi ...'a bağlı olarak evde hasta bakıcılığı işinde, 01/11/1996-25/09/2007 tarihleri arasında, aylık asgari ücret ile fiilen ve sürekli olarak çalıştığının belirtilerek bu süreye ilişkin çalışmasının tespitine karar vermiştir.
D) Bölge Adliye Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı :
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla,davacı ve davalıların istinaf başvurusu reddedilmiş, incelenen mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalıların istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1/b/1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE karar verilmiştir.
E)Temyiz:
Davalı işveren vekili, davacının 1996 yılından 2003 yılına kadar ...’a, ...’un ölümünden sonra 03/01/2011 yılına kadar da ...’a bakıcılık yaptığını, davacının ücretlerini ...’un ödediğini, işverenin İsmail Yavuz olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden temyiz etmiştir.
Fer’i Müdahil SGK vekili, çalışma olgusunun Yargıtay içtihatları doğrultusunda ortaya konulması gerektiğinden verilen kararı temyiz etmiştir.
F)Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe :
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı yasanın 86/9. maddeleridir.
Bu tür davalarda, öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin, işveren, tarafından verilip verilmediği, ya da çalıştıklarının Kurumca tespit edilip edilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu yasal koşul oluşmuşsa işyerinin o dönemde gerçekten var olup olmadığı, Yasanın kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma iddiasının gerçeğe uygunluğu özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır.
Çalışma olgusu her türlü delille ispatlanabilirse de, çalışmasının konusu, sürekli, kesintili, mevsimlik mi olduğu, başlangıç ve bitiş tarihleri ve alınan ücret konularında tanıkların sözleri değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren ve işçiyle, işyeriyle ilişkileri, bazen uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli ve tanıklar buna göre isticvap olunmalı, işyerinin kapsam kapasite ve niteliği ile bu beyanlar kontrol edilmeli, mümkün oldukça işyerinin müdür, amir, şef, ustabaşı ve postabaşı gibi görevlileri ve o işyerinde çalışan öteki kişiler ile o işyerine komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar dahi dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak sağlıklı bir biçimde belirlendikten sonra ücret konusu üzerinde durulmalı tespiti istenilen sürenin evvelinde ve sonrasında beyyine başlangıç sayılabilecek ödeme belgeleri ve sair bu nitelikte bir belge yoksa Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu madde 288’de yazılı sınırları taşan ücret alma iddialarında yazılı delil aranmalı bu sınırlar altında kalan ücret alma iddialarında ücret miktarları tanıklardan sorulmalı 506 sayılı Yasa’nın madde 3 B ve D’de olduğu gibi ücretin sigortalı sayılmanın koşulu olan durumlarda ücret alma olgusunun var olup olmadığı özellikle saptanmalıdır. Bu davalarda işverenin kabulünün tek başına hukuki bir sonuç doğurmayacağı göz önünde tutulmalıdır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının davalılar nezdinde ev hizmetinde çalıştığını iddia ettiği,davalılar adına ev hizmetlerine ilişkin işyeri tescil kaydı bulunmadığı, davacının çalıştığını iddia ettiği evin alt katında bulunan ve yine davalılardan ... ‘e ait ... Eczanesi ünvanlı işyerinden 26/07/2007-01/02/2012 tarihleri arasında hizmet bildirimlerinin bulunduğu, davalı tanıklarının davacının eczanede çalışmayıp ev hizmetlerinde çalıştığını doğrulandıkları ancak ihtilaflı tüm döneme ilişkin yeteri kadar tanık dinlenemeden sonuca gidildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davacının iddia ettiği çalışmaları uzun bir süreyi kapsadığı halde, ihtilaflı tüm döneme ilişkin yeteri kadar tanık dinlenmeksizin hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Mahkemece yapılacak iş; dava konusu ihtilaflı dönemin tamamını kapsayacak şekilde dava dışı ... Eczanesi bordrolarını getirtmek, resen seçilen bordro tanıklarını dinlemek, gerektiğinde çalışmanın geçtiği binaya komşu daire sakinleri ile komşu işyeri sahipleri veya çalışanlarını belirleyerek çalışmanın ne zaman başladığı ve ne kadar sürdüğü hususlarında ayrıntılı beyanlarını almak tüm bu araştırmalar sonrası gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Davalı işveren vekili ve SGK vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulması gerekirken, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı ORTADAN KALDIRILMASI gerekmiştir.
H) SONUÇ :
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddeleri uyarınca (KALDIRILMASINA), ilk derece mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle (BOZULMASINA), dosyanın ilk derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ...'a iadesine, 24/10/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.
21. Hukuk Dairesi 2019/165 E. , 2019/6489 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 27 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 24 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat