22. Hukuk Dairesi 2018/11624 E. , 2018/21138 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (...) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, davacının sendika üyesi olduğunu, sendika ile davalı ... arasında imzalanan toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan hak ve ücretlerinin ödenmediğini iddia ederek bazı ücret alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının talep ettiği alacakların zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; davalı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 7.Hukuk Dairesi'nin 2016/38099 Esas 2016/21442 Karar sayılı ilamı ile '..Mahkemece davacının dinlettiği tek tanık beyanına göre hesaplanan fazla mesai, hafta tatili, milli bayram ve genel tatil çalışma ücretleri hüküm altına alınmış ise de, olağan dışı çalışma olan fazla mesai, hafta tatili, milli bayram ve genel tatil günlerinde çalışma iddialarını kanıtlamakla yükümlü olan davacının dinlettiği tanığın aynı zamanda davalıya karşı benzer istemlerle açtığı davasının bulunduğunu anlaşılmaktadır. Husumetli davacı tanığının beyanlarından kendi lehine çıkar sağlayacağı açık olup beyanına ihtiyatla yaklaşılmalıdır. Bu tanık dışında iddiaları ispata yarar başkaca delil bulunmadığına göre, davacının olağan dışı çalışma iddialarını usulünce kanıtladığı kabul edilemez. Hal böyle olunca, fazla mesai, hafta tatili, milli bayram ve genel tatil ücret taleplerinin reddi yerine kabulü hatalı olmuştur.
Davacı vekili alacakların en yüksek banka mevduat faizi ile tahsilini talep etmiştir. 6356 sayılı Kanun ile 6772 sayılı Kanun hükümleri dikkate alındığında toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan alacaklara en yüksek banka işletme kredi faizi, ilave tediye alacağına ise yasal faiz işletilmesi gerekir. Ancak HMK’nun 26 ıncı maddesi gereğince talebin de aşılmaması gerekir. Bu itibarla, toplu ... sözleşmesinden doğan alacaklara en yüksek banka işletme kredisi faizini; ilave tediye alacağına yasal faizi aşmamak üzere en yüksek banka mevduat faizi işletilmesi gerekirken, doğrudan en yüksek banka mevduat faizi yürütülmesi hatalı olmuştur...' gerekçeleri ile bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, mahkeme yönünden; bozma kararında gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yapılarak, kararda açıklanan hukuki esaslar çerçevesinde hüküm kurmak yükümlülüğü doğar. Bu hukuki aşama “usulü kazanılmış hak” olarak adlandırılır. Bu hukuki kurum mahkemeye; hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararındaki esaslar ve yerine getirilmesi istenilen hususlar kapsamında, yargılama usulünün, davanın sürüncemede kalmaması ve en az maliyetle bir an önce bitirilmesi amacına yönelik “usûl ekonomisi ilkesi” çerçevesindeki hükümleri ışığında, uyulan bozma kararı gereğinin yerine, tam olarak getirilmemesi gerekçesiyle ikinci kez “BOZULMASINA” sebebiyet vermeyecek şekilde, özenle işlem yapmak ve hüküm kurmak zorunluluğunu getirir.
Somut olayda mahkemece bozma ilamı doğrultusunda fazla mesai, hafta tatili, milli bayram ve genel tatil ücret taleplerinin reddine karar verilmiş ise de, kabul edilen toplu ... sözleşmesinden doğan alacaklara en yüksek banka işletme kredisi faizini; ilave tediye alacağına yasal faizi aşmamak üzere en yüksek banka mevduat faizi işletilmesi gerekirken, doğrudan toplu ... sözleşmesinden doğan alacaklara en yüksek işletme kredisi faizi, ilave tediye alacağına ise yasal faiz yürütülmesi hatalı olmuştur.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca halen yürürlükte olan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Sonuç:
Temyiz konusu kararın hüküm fıkrasının, 2. 3. Ve 4.bentlerinde yer alan 'en yüksek banka işletme kredi faizi' sözcükleri silinerek yerine 'en yüksek banka işletme kredisi faizini aşmamak üzere en yüksek banka mevduat faizi ” sözcüklerinin yazılmasına, hüküm fıkrasının 5.bendinde yer alan 'yasal faizi' sözcükleri silinerek yerine 'yasal faizi aşmamak üzere en yüksek banka mevduat faizi' sözcüklerinin yazılmasına hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 08/10/2018 oybirliğiyle karar verildi.
22. Hukuk Dairesi 2018/11624 E. , 2018/21138 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 43 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 28 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 25 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 34 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 25 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat