22. Hukuk Dairesi 2018/12896 E. , 2018/20562 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2018/12896 E. , 2018/20562 K.

'İçtihat Metni'


MAHKEMESİ :Asliye Hukuk(...) Mahkemesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin ... ... 2 inşaatında operatör olarak çalıştığını, işlerin azalması gerekçe gösterilerek ... sözleşmesinin feshedildiğini, mesaisinin 05:30’da başlayıp 19:30’a kadar sürdüğünü, hafta tatili kullandırılmadığını, resmi tatil günlerinde çalıştığını beyan ederek fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının ... sözleşmesinin ... bitimi sebebiyle kendiliğinden sona erdiğini, fazla mesai alacaklarının bordolarda gösterildiğini ve davacının ihtirazı kayıt ileri sürmeksizin bordoları imzaladığını, puantaj kayıtlarını ihtirazı kayıt ileri sürmeden imzaladığı için hafta tatili ve genel tatil alacağı da bulunmadığını, davacının feragat ve ibraname imzaladığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirtti.
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, kararın davalı vekili tarafında temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 26.09.2017 tarihli ilamı ile bordrolarda bulunan fazla çalışma ücret alacağı tahakkuklarının değerlendirilmesi yönünden karar bozulmuş bozma ilamına uyan Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda ... yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, ... yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir.
İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir.
Somut olayda, Mahkemece bozma sonrası bordrolarda bulunan fazla çalışma ücret alacağı tahakkuklarının değerlendirilmesi yönünden bilirkişi raporu alınmış, bilirkişi raporunda bozma ilamı doğrultusunda imzalı bordrolarda tahakkuk bulunduğu taktirde bu aylar hesaplamada dışlanmış, imzasız ise mahsup edilmiştir. Ancak dosyanın yeniden incelenmesinde, 25.04.2017 tarihli 2017/16959 esas ve devamı emsal dosyalarda ödemesi banka kayıtlarıyla sabit olan fazla çalışma tahakkuklarının hesaplamalardan mahsup edilmesi gerektiği belirtilmiş olup dosya içeriğindeki mevcut delillerin emsal dosyalar ile aynı doğrultuda olduğu anlaşılmakla aynı yönde bozulması gerektiği değerlendirilmiştir. Bu kapsamda , 26.09.2017 tarihli bozma ilamının maddi hataya dayalı olduğu anlaşılmaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 10.02.1988 gün ve 1987/2-520 esas, 1988/89 karar sayılı kararında belirtildiği üzere, Yargıtayca temyiz incelemesinin yapıldığı sırada dosyada bulunan bir belgenin gözden kaçırılması, maddi hata sebebi olarak açıklanmıştır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 04.02.1959 gün ve 1957/13 esas, 1959/5 karar ve 09.05.1960 gün ve 1960/21 esas, 1960/9 sayılı kararlarında açıklandığı üzere Yargıtayca maddi hata sonucu verilen bir karara Mahkemece uyulmasına karar verilmesi halinde dahi usulü kazanılmış hak oluşmaz ve Yargıtayın hatalı bozma kararından dönülmesi mümkündür.
Bu durumda, somut dosya yönünden de ödemesi banka kayıtları ile sabit olan fazla mesai tahakkuklarının hesaplamalardan sadece mahsup edilerek fazla çalışma alacağının belirlenmesi için kararın yeniden bozulması gerekmiştir.

SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 01/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön