22. Hukuk Dairesi 2018/3122 E. , 2018/20027 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2018/3122 E. , 2018/20027 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı vekilince istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 25/09/2018 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına vekili Avukat ... geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkili işçinin kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, asgari geçim indirimi, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 12/04/2016 tarihli ilamıyla bozulmuştur. Bozma ilamına uyma kararı verilerek devam edilen yargılama neticesinde, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında, fazla çalışma ücreti alacağının hesaplanması noktasında uyuşmazlık vardır.
Somut olayda, Mahkemece, bozma öncesinde tesis edilen hükümde, davacının haftanın üç günü 07:30-18:30 saatleri arasında (günlük bir saat ara dinlenmeyle), haftanın üç günü ise 07:30-22:00 saatleri arasında (günlük birbuçuk saat ara dinlenmeyle) çalıştığı ve böylece haftalık yirmidört saat fazla çalışma yaptığı kabul edilmiştir. Uyulmasına karar verilen Dairemizin 12/04/2016 tarihli bozma ilamında, saat 22:00’ye kadar çalışılan günlerin yaz dönemiyle sınırlı olup olmadığı hususunda tanık beyanları arasındaki çelişkinin giderilerek bir sonuca ulaşılması gerektiği belirtilmiştir.
Bozmadan sonraki hükümde, saat 22:00’ye kadar çalışılan günlerin nisan ayı dahil kasım ayına kadar sürdüğünün kabul edilmesi dosya içeriğine göre isabetlidir. Ancak, bozma ilamında 07:30 ile 18:30 saatlerine yönelik kabuller açısından bir bozma sebebi bulunmamasına ve kararın sadece davalı tarafça temyiz edilmiş olmasına rağmen, bozmadan sonraki hükümde, 07:30 saati yerine 07:00 saatinin; 18:30 saati yerine ise 19:00 saatinin esas alınarak, usulü kazanılmış hak ilkesinin ihlal edilmesi hatalı olmuştur.
Anılan sebeple, nisan ayı dahil kasım ayına kadar olan dönem için, bozmadan önceki gibi haftanın üç günü 07:30-18:30 saatleri, haftanın üç günü ise 07:30-22:00 saatleri arasında çalışıldığı esas alınmalıdır. Yılın diğer aylarında ise, çalışma saatlerinin 07:30-18:30 arasında olduğu kabul edilmelidir. Belirtilen doğrultuda fazla çalışma ücreti alacağı yeniden hesaplanarak, şimdiki gibi indirim de uygulandıktan sonra ulaşılacak miktar hüküm altına alınmalıdır.
3-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/2. maddesi uyarınca, hükmün sonuç kısmında, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22/02/2012 tarihli ve 2012/13-747 esas, 2012/84 karar sayılı kararı ile Dairemizin emsal kararlarında belirtildiği üzere, Yargıtayca bozulan karar, sonraki kararın eki niteliğinde değildir. Bozmadan önceki ve bozmadan sonraki kararlar, 6100 sayılı Kanun'un 297. maddesi hükmüne uygun olmalıdır.
Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece, Dairemizin 12/04/2016 tarihli bozma ilamı kapsamı dışında kalan alacaklar yönünden, karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm sonucu tesis edilmesi 6100 sayılı Kanun’un 297. maddesine aykırıdır.
Yukarıda yazılı sebeplerden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 1.630,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25/09/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön