22. Hukuk Dairesi 2017/12675 E. , 2018/10455 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, iş akdine haklı nedenle son verildiğini öne sürerek kıdem tazminatı, fazla çalışma ve yıllık ücretli izin alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacı tarafın 11/02/2014 tarihinde bildirimsiz olarak işe gelmemesi nedeniyle haklı nedenle iş akdinin fesih edildiğini, bu sebeple kıdem tazminatı talebinin red edilmesi gerektiğini, davacının kullanılmayan yıllık izinlerinin karşılığının ücret olarak hesabına yatırıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı gerekçe ile davacının fazla çalışma alavağı bulunduğu, bu nedenle yapılan fesih haklı olduğundan davacının kıdem tazminatına hak kazandığı, yıllık ücretli izin alacağının bulunmadığı kabulü ile davacının yıllık ücretli izin alacağı talebinin reddine, kıdem tazminatı ve fazla çalışma ücreti alacağının ise kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, fazla çalışma hesabında hafta tatili gününde yapılan çalışmalar nedeniyle 7.5 saat dışlanmadan hesaplama yapılmış ise de, davacının hafta tatili ücreti alacağı talebinin bulunmaması nedeniyle mükerrer hesaplama yapılmadığının ve davacının bu dosyada hesaplandığından ayrıca hafta tatili istemi nedeniyle dava açamayacağının anlaşılmasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
Fazla çalışmanın uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtayca son yıllarda uygun bir indirim yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır. Yapılacak indirim, işçinin çalışma şekline ve işin düzenlenmesine ve hesaplanan alacak miktarına göre taktir edilmelidir. Ancak fazla çalışma alacağının tanık anlatımları yerine yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir.
Somut uyuşmazlıkta, davacı 20.02.2012-11.02.2014 tarihleri arasında çalışmıştır. Davacının tüm çalışma dönemini yazılı delil ile ispatladığı kabul edilerek hesaplanan fazla çalışma ücreti alacağından takdiri indirim yapılmamıştır. Ne var ki, dosya içerisinde bulunan işe giriş çıkış kayıtları 1.5.2012-11.2.2014 tarihleri arasını kapsamaktadır. 20.02.2014-1.5.2012 tarihleri arasında davacının fazla çalışma yaptığını ispata yarar işe giriş çıkış kaydı yoktur. Ancak bu dönemde de davacının kabul edilen şekilde fazla çalışma yaptığı tanık anlatımları ile sabittir. Şu halde, 20.02.2014-01.05.2012 tarihleri arasındaki dönemde fazla çalışma alacağının takdiri delil niteliğindeki tanık beyanları ile ispatlanmış olması nedeniyle bu dönem için hesaplanan miktardan hastalık veya izin nedeniyle çalışmadığı günlerin olabileceği gözetilerek hakkın özünü etkilemeyecek oranda bir takdiri indirim yapılması gerekmektedir. Mahkemece bu husus gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının talep halinde davalıya iadesine, 03.05.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.
22. Hukuk Dairesi 2017/12675 E. , 2018/10455 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 30 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 62 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 29 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat