22. Hukuk Dairesi 2016/25547 E. , 2018/21601 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2016/25547 E. , 2018/21601 K.

'İçtihat Metni'


MAHKEMESİ :... Mahkemesi


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalı ... Bakanlığına bağlı işyerlerinde özel güvenlik görevlisi olarak alt işveren şirketler nezdinde 26.7.2006-10.12.2014 tarihleri arasında çalıştığını fazla çalışma alacağının ödenmemesi nedeniyle ... sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini belirterek kıdem tazminatı ile yıllık izin ve fazla çalışma ücreti alacaklarının tahsilini istemiştir.
Davalıların Cevaplarının Özeti:
Davalı Bakanlık husumet ve zamanaşımı itirazında bulunarak davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içinde taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
İhbar Olunan... Özel Güv. Ltd. Şti. Temyizi yönünden;
İhbar olunan... Ltd. Şti. temyiz aşamasında müdahale talebinde bulunmuş ve davalı Bakanlık yanında hükmü temyiz ettiğini belirtmiş ise de temyiz incelemesi aşamasında müdahale talep edilemez. Müdahale ancak tahkikat bitinceye kadar talep edilebilir. (HMK, 66 ve 357. madde,) İhbar olunan ise davada taraf olmadığından hükmü temyiz etme hakkı yoktur. Feri müdahilin ise hükmü lehine katıldığı tarafla kanun yoluna götürme hakkı mevcut olup tek başına hükmü temyiz etme hakkı da yoktur. İhbar olunan... Ltd. Şirketinin davayı temyiz hakkının bulunmadığı anlaşıldığından temyiz talebinin reddi ile temyiz harcının iadesine karar verilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacının fazla mesai yapıp yapmadığı konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Yine işçilerin gece çalışmaları günde yedibuçuk saati geçemez (... Kanunu, Md. 69/3). Bu durum günlük çalışmanın, dolayısıyla fazla çalışmanın sınırını oluşturur. Gece çalışmaları yönünden, haftalık kırkbeş saat olan yasal çalışma sınırı aşılmamış olsa da günde yedibuçuk saati aşan çalışmalar için fazla çalışma ücreti ödenmelidir. Dairemizin kararları da bu yöndedir. Ayrıca Postalar Halinde İşçi Çalıştırılarak Yürütülen İşlerde Çalışmalara İlişkin Özel Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in gece çalışma süresini düzenleyen 7/son maddesine göre postalar halinde işçi çalıştırılarak yürütülen işlerde, çalışma süresinin yarısından çoğu gece dönemine rastlayan bir postanın çalışması, gece çalışması sayılır.
Hukuk Genel Kurulu'nun 05.04.2006 gün 2006/9-107 esas, 2006/144 karar sayılı kararında yapılan çalışmanın niteliği, yapılan işin ve ... yerinin özelliğine göre 24 saatlik vardiyalarla çalışılan işyerlerinde, çalışanların uyku ve sair zorunlu ihtiyaçlarını karşılamak için geçen zaman dışında günde 14 saat çalışabileceği benimsenmiştir.
Somut olayda, davacı özel güvenlik görevlisi olarak ...... Hastanesinde ve Amatemde çalışmıştır. Amatemde çalıştığı dönemde 16:00-08:00 arasında çalışıp 2 gün dinlenmeden sonra yine aynı saatlerde ve hafta sonuna gelen dönemde ise 08:00-08:00 arası 24 saat çalışıp 2 gün dinlenerek çalışmıştır.... Hastanesinde çalışması ise gündüz vardiyası 07:30-19:30 saatleri arasında 12 saat çalışma 24 saat dinlenme ve gece vardiyası ise 19:30-07:30 saatleri arasında 48 saat dinlenme şeklinde devam eder şekilde çalışmıştır.
Hükme esas alınan raporda davacının Amatemde çalıştığı dönemde 16:00-08:00 saatleri arası çalışmasından 16-2 saat ara dinlenme ile çalışma 14 saat kabul edilerek 11 saati aşan 3 saatlik kısım hakkında 1 hafta 3 gün 1 hafta 2 gün çalıştığı ve haftada 1 gün ise 24 saat çalıştığından 3 saat fazla çalışmasının bulunduğu toplam haftalık fazla çalışmasının 10,5 saat olduğu değerlendirilerek hüküm kurulmuştur.... Hastanesinde çalıştığı dönemde ise fazla çalışma yapmadığı değerlendirilmiştir.
Mahkemece yapılacak ...; davacının gece çalışmaları 7.5 saati aşamayacağından 7.5 saati aşan kısımlar çalışmanın günlük 11 saati ve haftalık 45 saati aşıp aşmadığına bakılmaksızın hafta hafta hesaplanarak hüküm altına alınmasıdır.
3-Taraflar arasında davacının yıllık izin ücreti alacağının hesaplanması noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı ... Kanunu'nun 59. maddesinde, ... sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için ... sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı olup olmadığının önemi bulunmamaktadır.
Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile ispatlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının 60 gün yıllık izin kullandığı değerlendirmesiyle bakiye 70 gün yıllık izin alacağı hesaplanmıştır. Sunulan belgelerden davacının 2903.2013-03.04.2013 tarihinde kullandığı iznin mazeret izni olarak kayıtlı olduğu, temyiz aşamasında alt işveren... Ltd. Şirketinden edinilen belgede15-29.09.2014 tarihleri arasında 14 gün yıllık izin kullandığı tespit edilmiştir. Davacı taraf dava dilekçesinde davacının hak ettiği yıllık izinlerin eksik kullandırıldığını iddia ederek yıllık izin ücreti talebinde bulunmuştur. Davacı tanıkları davacıya yıllık iznin kullandırıldığını ifade etmişlerdir. Yıllık izinlerin kullandırıldığını ispat yükü işverene ait ise de davacıya iddiasını somutlaştırma yükü çerçevesinde her yıl ne kadar yıllık izin kullandığı ne kadar yıllık izin hakkının bulunduğu konularında Mahkemece, davacının davayı somutlaştırma yükü (HMK 194), hakimin de davayı aydınlatma yükümlülüğü (HMK m. 31) bulunduğu göz önüne alınarak, davacının yıllık izin kullanıp kullanmadığı, gerekse dava dilekçesindeki beyanları açıklığa kavuşturulmalıdır. Bu itibarla Hukuk Muhakemeleri Kanunun 31. md hükümlerine uygun olarak, davacının beyanı alındıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilip, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09.10.2018 gününde oy birliği ile karar verildi.




Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön