22. Hukuk Dairesi 2015/32752 E. , 2018/15242 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2015/32752 E. , 2018/15242 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının ... Devlet Hastanesinde 2008 yılı Eylül ayından 31/12/2012 tarihine kadar veri hazırlama kontrol görevlisi olarak çalıştığını, her yıl farklı firmalar ihale aldığından, sigorta kayıtlarının farklı gözüktüğünü, son ihaleyi alan firma tarafından işten çıkartıldığını, beyan ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı; alacakların zaman aşımına uğradığını, kurumun temizlik hizmeti sunan firmalar ile kamu ihale kanunu gereğince hizmet aldığını, son olarak davacının ... Kurumsal Hizmetler Ltd. Şti. 'nde çalıştığını, davacı işçinin doğrudan Bakanlık personeli olmadığını, bu nedenle husumet itirazında bulunduğunu, kurumun ihale makamı olduğunu, öncelikle davanın husumet ve zaman aşımı nedeni ile reddine, bunun yerinde görülmemesi halinde esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı taraf temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir..
Somut olayda, davalı işyerinde veri hazırlama görevlisi olarak çalışan davacı; pazartesi 08:00 'da başlayıp Salı 08:00 da işinin bittiğini, daha sonra perşembe göreve geldiğini 08:00'da işe başlayıp Cuma günü 08:00'da işten ayrıldığını, ayda toplam on defa 24 saatten ikiyüzkırk saat çalışma yaptığını belirtmiştir. Davalı işyerinde söz konusu olan ve her iki tarafın da kabulünde bulunan 24 saat çalışma 48 saat dinlenme şeklinde gerçekleşen çalışma sisteminde, işçi birinci hafta 3 gün, ikinci ve üçüncü haftalarda 2’şer gün çalışmakta, üç haftada bir bu düzen tekar başa dönmektedir. Çalışma süresinin 24 saat olması durumunda işçinin ancak 14 saat çalışabileceği Dairemizin ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun yerleşik uygulaması gereği kabul edilmektedir. Bu durumda, davacının 10 gün çalışmasına ilişkin beyanı da esas alınarak davacının çalıştığı günlerde günlük 11 saati aşan çalışmaları fazla çalışma sayılarak, işçinin günlük 3 saat ve ayda da 30 saat fazla mesai yaptığı gözetilmelidir. Bu yön düşünülmeden hükme esas alınan bilirkişi raporunda 11 saati aşan sürelerin fazla mesai olarak değerlendirilmesine rağmen, haftanın dört günü çalıştığı buna göre de, haftada 12 saat (14-11=3x4=12) fazla mesai yaptığı yönündeki hesaplamaların kabulü hatalı olup, bozma nedenidir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön