22. Hukuk Dairesi 2017/13664 E. , 2018/13428 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2017/13664 E. , 2018/13428 K.

'İçtihat Metni'


MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen karar, süresi içinde duruşmalı olarak davacı vekili tarafından temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:


Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı; davalı işverene ait işyerinde 01.12.2010-01.07.2014 tarihleri arasında çalıştığını, iş akdinin devamı sırasında sürekli fazla çalışma yapmasına rağmen fazla çalışma ücret alacaklarının ödenmemesi ve yıllık ücretli izin hakkından yararlandırılmaması nedenleriyle iş akdini haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı,davacının fazla çalışma iddiasının yerinde olmadığını, kimi aylarda fiilen çalışılan günlerin 9 güne kadar düşebildiğini, işin niteliği gereği kesintisiz bir çalışma yapılmasının söz konusu olmadığını beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Davacı işçinin fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 41. maddesine göre haftalık 45 saati aşan çalışmalar fazla çalışma sayılır. Anılan Kanun'un 63. maddesinde ise, “aksi kararlaştırılmamışsa bu süre, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanır. Tarafların anlaşması ile haftalık normal çalışma süresi, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine, günde onbir saati aşmamak şartı ile farklı şekilde dağıtılabilir. Bu halde, iki aylık süre içinde işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresini aşamaz. Denkleştirme süresi toplu iş sözleşmeleri ile dört aya kadar artırılabilir” şeklinde kurala yer verilmiştir.
Günlük çalışma süresinin onbir saatten fazla olamayacağı kanunda emredici şekilde düzenlendiğinden, tespit edilen fazla sürelerin denkleştirmeye tabi tutulmaması, 11 saati aşan çalışmalar için zamlı ücret ödenmesi gerekir.
Somut olayda; davalı tarafça dosyaya ibraz edilen mesai takip sistemi kayıtlarına göre, davacının iki aylık süre içinde haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresini aşamayacağı ve günlük çalışma süresinin ise her şekilde 11 saati aşamayacağı hususu dikkate alınarak, davacının sekiz haftalık sürelerde toplam çalışma süresinin ortalamaları alınarak, haftalık 45 saati aşan dönem olup olmadığı, 45 saati aşmayan dönemler için ise günlük 11 saati aşan saatler tespit edilerek fazla çalışma ücreti alacaklarının hesaplanması gerekmekte iken, hatalı tespite dayalı rapor dayanak alınarak davacının fazla çalışma yapmadığı gerekçesiyle alacağın reddine dair verilen karar bozmayı gerektirmiştir.
2-Davacının yıllık izin ücret alacağı bulunup bulunmadığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık mevcuttur.
Somut olayda, davacının davalı nezdinde geçen çalışması iki tam yıl olmakla yıllık izin hakkının 28 gün olduğu belirlenmiş ancak, işe giriş çıkış mesai takip sistemi kayıtlarından davacının ücretini almakla birlikte fiilen işyerinde çalışmadığı gün sayısının, hak kazandığı yıllık ücretli izin gün sayısının üzerinde kaldığı gerekçesiyle, yıllık izin ücreti istemi reddedilmiştir. Dosyaya, davacıya yıllık izninin kullandırıldığına dair imzalı izin defteri veya eşdeğer belge sunulmamış olmakla, işyerindeki özellikli yapıdan kaynaklı kesintili çalışma sistemi gerekçe gösterilerek davacının yıllık izin hakkı bulunmadığı yönünde karar verilmiş olması hatalı olup, bir diğer bozma gerekçesidir.
3-Davacının yukarıda belirtilen bozma nedenlerine dayalı olarak yapılacak hesaplamalara göre alacaklarının bulunduğunun tespiti halinde ise, iş akdini fesih gerekçesi değerlendirilerek,davacının kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı hususunda yeniden karar verilmesi lüzumu bulunmaktadır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 29.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön