22. Hukuk Dairesi 2017/13296 E. , 2018/11179 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkili davacının davalı ....Elektrik Dağıtım A.Ş.'nin... İlçe Müdürlüğünde değişen alt işverenler nezdinde sayaç kesme-açma işçisi olarak 15/10/2001-14/12/2011 tarihleri arasında çalıştığını, iş akdinin işçilik alacaklarının ödenmemesi nedeniyle haklı nedenle davacı tarafından feshedildiğini beyan ederek kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, husumet ve zamanaşımı itirazında bulunarak davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2. Taraflar arasında, iş sözleşmesinin feshi ve davacının kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
İşverene ait bir ya da birkaç işyerinde belli bir süre çalışmış bir işçinin, işini kaybetmesi halinde, işinde yıpranması, yeni bir iş edinmede karşılaşacağı güçlükler ve işyerine sağladığı katkı göz önüne alınarak, geçmiş hizmetlerine karşılık işveren tarafından kanuni esaslar dahilinde verilen toplu paraya “kıdem tazminatı” denilmektedir. Kıdem tazminatının koşulları, hesabı ve ödeme şekli doğrudan yasalarla düzenlenmiştir.
Kıdem tazminatı, feshe bağlı haklardan olsa da, iş sözleşmesinin sona erdiği her durumda talep hakkı doğmamaktadır. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 120. maddesi uyarınca yürürlüğü devam eden mülga 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14. maddesi hükümleri uyarınca istifa etmek suretiyle işyerinden ayrılan işçi kıdem tazminatına hak kazanamaz.
Esasen Yasada işçinin istifası adı altında bir düzenlenme yer almamaktadır. Bu bakımdan işçinin haklı bir sebebe dayanmadan ve bildirim öneli tanımaksızın iş sözleşmesini feshi, istifa olarak değerlendirilmelidir. İstifa iradesinin karşı tarafa ulaşmasıyla birlikte iş ilişkisi sona erer. İstifanın işverence kabulü zorunlu değilse de, işverence dilekçenin işleme konulmamış olması ve işçinin de işyerinde çalışmaya devam etmesi halinde gerçek bir istifadan söz edilemez.
Şarta bağlı istifa ise kural olarak geçerli değildir. Uygulamada en çok karşılaşılan şekliyle, işçinin ihbar ve kıdem tazminatı haklarının ödenmesi şartıyla ayrılma talebi istifa olarak değil, ikale (bozma sözleşmesi) yapma yönünde bir icap olarak değerlendirilmelidir.
İşçinin istifa dilekçesindeki iradesinin fesada uğratılması da sıkça karşılaşılan bir durumdur. İşverenin tazminatların derhal ödeneceği sözünü vermek ve benzeri baskılarla işçiden yazılı istifa dilekçesi vermesini talep etmesi ve işçinin buna uyması halinde, gerçek bir istifa iradesinden söz edilemez. Bu halde, istifa iradesinin bulunmadığına yönelik olarak irade fesadı iddiası tanık dahil her türlü delil ile ispatlanabilir.
Somut olayda, davacı dava dilekçesinde işçilik haklarının ödenmemesi sebebiyle iş akdini haklı nedenle feshettiğini iddia etmiş olup, davalı iş akdinin davacının istifası nedeniyle sona erdiğini savunmuştur. Mahkemece davacının fazla mesai yaptığı ve alacaklarının ödenmediği, iş akdinin haklı şekilde sona erdirildiğini ispat etmek zorunda olan davalının bu hususu ispat edemediği gerekçesiyle davacının kıdem tazminatına hak kazandığı kanaatine varılarak ilgili alacak hüküm altına alınmıştır. Belirtmek gerekir ki, iş akdinin işçilik alacakları ödenmediği gerekçesiyle haklı nedenle feshedildiği iddiası davacı tarafından ileri sürülmüş olup, sanki işveren tarafından haklı nedenle feshin gerçekleştirildiği kabul edilerek haklı nedeni ispat yükünün davalı üzerinde bırakılacak şekilde değerlendirme yapılması hatalıdır. Ayrıca dosya kapsamında davacı tarafından el yazısı ile yazılmış ve imzalanmış 14.12.2011 tarihli istifa dilekçesi yer almakta olup, ilgili dilekçede davacının özel sebeplerden dolayı istifa ettiği yazılıdır. İstifa dilekçesinde yer alan özel sebeplerin işçilik alacaklarına ilişkin olduğu hususu da davacı tanıklarının beyanı ile doğrulanmadığından iş sözleşmesinin davacının istifa etmesi nedeniyle sona erdiği kabul edilmek suretiyle kıdem tazminatı talebinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 08/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
22. Hukuk Dairesi 2017/13296 E. , 2018/11179 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 27 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 36 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 27 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 59 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat