22. Hukuk Dairesi 2015/30825 E. , 2018/8975 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2015/30825 E. , 2018/8975 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; davacının davalı işyerinde enerji sorumlusu olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini iddia ederek bir takım işçilik alacaklarını talep etmiştir.
Davalı Savunmasının Özeti:
Davalı vekili; davacının iş akdinin istifa nedeni ile sona erdiğini herhangi bir alacağının da bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücret alacağı olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla mesai yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla mesai alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla mesainin ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışma ve genel tatil çalışmasının bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla mesaisi olup olmadığı araştırılmalıdır.
Fazla mesai çalışmasının yazılı delil ya da şahitle ispatı imkan dahilindedir.
Fazla çalışmaya dair kurallar hafta tatili, ulusal-dini bayram ve genel tatil alacakları için de geçerlidir.
Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, fazla mesai, ulusal bayram genel tatil ve hafta tatili alacaklarının davacıya ödendiği, bordroların imzalı olduğu ya da ödemelerin banka kanalı ile yapıldığı bu nedenle bu alacaklar yönünden hesaplama yapılmadığı bildirilmiştir.
Mahkemece fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram genel tatil tahakkuku bulunan imzalı ücret bordolarının olduğu dönemlerin dışlanması yerinde ise de, imzasız bordrolardaki tahakkukların banka kanalıyla ödendiği gerekçesiyle mahsup yerine bu dönemlerin de dışlanarak tamamen reddedilmesi hatalı olmuştur. Nitekim imzasız bordroların olduğu dönemlerde banka kanalıyla yapılan ödemeler mahsup edilerek ödenmeyen fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram genel tatil alacaklarına hükmedilmesi gerekirken imzalı, imzasız bordroların olduğu dönemlerin tamamı dışlanarak sonuca gidilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 18.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön