22. Hukuk Dairesi 2017/26133 E. , 2019/24400 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile bır kısım işçilik alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının çalışmasındaki düzensizlik sebebi ile işten çıkarıldığını, ekonomik durumunun kötü olması eşininde çalışmaması sebebi ile kıdem tazminatı ve ihbar tazminatının elden ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti :
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davacının ulusal bayram genel tatil ve fazla çalışma ücreti alacağının hesaplanması konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Ulusal bayram genel tatil ücret alacağı bakımından da aynı ilkeler geçerlidir.
Somut olayda; davacı ulusal bayram genel tatil günleri çalıştığını, 08:30-19:30 arası çalışması sebebi ile fazla çalışma yaptığını iddia etmiştir. Yargilama sırasında dinlenen tek davalı tanığı işyeri sahibinin oğlu olup davacının haftanın beş günü 08.30-17.30 saatleri arasında çalıştığını, dini ve milli bayramlarda çalışmadığını, beyan etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda işyerinde çalışan davacı tanık beyanı esas alınarak davacının dini bayramlar dışında Pazar gününe rastlamayan ulusal bayram ve genel tatil günleri çalıştığı ayrıca 08:30-19:30 arası 1 saat ara dinlenme düşülerek haftalık 15 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilerek tüm çalışma dönemine ilişkin yapılan hesaplama mahkemece hüküm altına alınmıştır. Yargılama sırasında dinlenen davacı tanıklarından biri davacının komşusu olup işyeri bordro tanığı olmadığı için işyerindeki çalışma saatlerine ilişkin beyanlarına itibar edilmemesi isabetli olmuştur. Diğer yandan 2014 yılı Nisan sonundan 2014 yılı sonuna kadar çalıştığını beyan eden diğer davacı tanığın çalışmasının kayıtlara dayalı olmadığı dikkate alındığında davalı yanca iki ay süre çalıştığının kabulü gözetilerek davalının kabulünde olan çalışma süresi ile bağlı kalınarak talep konusu fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücret alacakları konusunda bir değerlendirme yapılmalıdır. Bunun dışında kalan dönemler bakımından, yazılı belge bulunmadığından, davacı tanığın çalışma süresi haricindeki dönem için işyerinde çalışma düzenini bilmesi mümkün olmadığından, çalışma süresinin kayıtlara dayanmadığı gözetilerek söz konusu dönemler için ulusal bayram genel tatil ve fazla çalışma alacağının ispatlanamadığının kabulü gerekir. Belirtilen sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
22. Hukuk Dairesi 2017/26133 E. , 2019/24400 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 44 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 30 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 31 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 25 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 131 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 27 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat