22. Hukuk Dairesi 2016/25390 E. , 2019/24110 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2016/25390 E. , 2019/24110 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini ileri sürerek ödenmeyen kıdem ve ihbar tazminatı ile ücret, fazla çalışma, ulusal bayram genel tatil ücret alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar, yasal süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Davanın belirsiz alacak davası olarak mı, kısmi dava olarak mı açıldığı hususu ihtilaflıdır.
Kısmi dava ile belirsiz alacak davasının en büyük farkı kısmi davada zamanaşımının dava dilekçesindeki miktarla sınırlı olarak kesilmesi, belirsiz alacak davasında ise miktara bakılmaksızın tüm hak bakımından zamanaşımının kesilmesidir. Diğer bir fark ise, kısmi davada faiz başlangıç tarihinin dava ve ıslah tarihi ayrımı yapılarak başlatılması söz konusu iken, belirsiz alacak davasında faizin tüm alacak miktarı bakımından dava tarihinden itibaren başlatılmasıdır.
Somut olayda; davacı asil dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak asgari miktarları belirtmek suretiyle kıdem ve ihbar tazminatları ile bir kısım işçilik ücret alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir. Yargılama sırasında alınan bilirkişi raporundan sonra davacı vekili ıslah dilekçesi vererek talep miktarını artırmış ve ıslah harcı yatırmıştır. Mahkemece, ıslah dilekçesinde belirsiz alacak davası olarak açıldığına ilişkin beyan esas alınarak kıdem ve ihbar tazminatı ile izin ücret alacağının hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir. Oysa Tam ıslah yapılarak usulüne uygun bir şekilde dava belirsiz alacak davasına dönüştürülmemiştir. Davanın belirsiz alacak davası olarak açılmadığı açıktır. Davacı vekili ıslah dilekçesindeki yer alan beyanın önceki dava dosyalarından sehven kaldığını ve davanın belirsiz alacak davası olarak açılmadığını beyan etmektedir. Davacının dava dilekçesinde davasının belirsiz alacak davası olduğuna dair bir iddiası ve talebi de bulunmadığı halde, davacı vekili tarafından 05.04.2016 tarihli ıslah dilekçesindeki açıklamalar kısmının ikinci fıkrasındaki ilk cümlede “dava belirsiz alacak davası olarak açıldığından” şeklinde yazıya istinaden mahkemece davanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 107. maddesine göre belirsiz alacak davası olarak değerlendirilerek hüküm kurulması isabetli olmamıştır. Belirsiz alacak davası istisnai bir dava türü olup, davacı tarafından dava dilekçesindeki kısmi dava açıldığına ilişkin maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 23.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön