22. Hukuk Dairesi 2016/22190 E. , 2019/20242 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkili işçinin geçici/mevsimlik işçi statüsünde geçen çalışma süresinin daimi kadroya geçişte dikkate alınmadığını, derece ve kademesinin eksik belirlendiğini ileri sürerek, hizmet süresinin toplamına göre derece ve kademesinin belirlenmesiyle bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalının Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacının alacak taleplerinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmuktadır.Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece, bilirkişi raporundaki dava tarihinden geriye 5 yıllık ve 10 yıllık zamanaşımı hesaplamalarından 10 yıllık zamanaşımı seçenekli hesaplamaya göre hüküm kurulmuştur. Mahkemenin 10 yıllık zamanaşımı süresinin kabul edilme gerekçesi hükümde yer almamıştır. Ancak aynı Mahkemenin Dairemiz temyiz incelemesinden geçen 2019/4382, 2018/10223, 2016/7474 esas sayılı bozma ilamlarında toplu iş sözleşmesinin geçici 2. maddesi hükmünün zamanaşımını kestiğinin kabul edildiği belirtilmiştir. Bahsi geçen toplu iş sözleşmesi maddesinde “Mülga Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nden 2005 yılında İl Özel İdarelerine devredilen işçilerden dava açmamaları veya açılmış dava varsa bu davadan feragat etmeleri kayıt ve şartıyla Köy Hizmetlerinde Mevsimlik İşçilik statüsünde çalıştıkları sürelerin derece ve kademe terfiinde dikkate alınması yönündeki ... 2. İş Mahkemesinin 2012/891 Esas ve 2013/226 karar nolu 25.01. 2013 tarihli gerekçeli kararı ve Yargıtay 7. Hukuk Dairesi'nin 18.03.2013 tarih ve 2013/5910 Esas, 2013/3266 Sayılı Kararı emsal alınarak gerekli intibak işlemleri yapılır.” şeklinde hüküm bulunmaktadır. Bu hükümde, dava açmama veya açılmış davadan feragat etme şartıyla gerekli intibak işlemlerinin yapılacağı belirtilmiş olup, mevcut şart ve düzenleme içeriği dikkate alındığında bu maddenin, zamanaşımını kesen ikrar olarak nitelendirilmesi mümkün değildir. Mahkemenin aksi yöndeki kabulü hatalıdır.
Öte yandan işverence bazı işçiler yönünden Toplu İş Sözleşmesi hükmü gözönünde bulundurularak derece kademe intibakı yapılarak fark ödemesi yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu ödeme (ait olduğu alacak bakımından), işlemekte olan zamanaşımını kesen bir sebeptir. Zamanaşımı süresinin dolmasından sonra gerçekleşen ödeme ise, kesme yönünden bir sonuç doğurmaz. Zamanaşımının kesilmesi demek, borçlunun veya alacaklının veya hakimin belli fiillerinin sonucu olarak, işlemiş bulunan zamanaşımı süresinin yanması ve kesilmeye neden olan olaydan itibaren yeni bir zamanaşımı süresinin işlemeye başlamasıdır. Zamanaşımı kesilince, kesilmeden itibaren yeni bir süre işlemeye başlar. Zamanaşımının kesilmesinden sonra işleyecek yeni zamanaşımı süresi, eski (kesilen) zamanaşımının aynıdır. Örneğin, beş yıllık bir zamanaşımı süresi kesilmişse, yeniden işlemeye başlayacak zamanaşımı süresi de beş yıldır. Bu genel kurala, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 156/2. maddesinde ( mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’ndaki karşılığı madde 135/2) “Borç bir senetle ikrar edilmiş veya bir mahkeme ya da hakem kararına bağlanmış ise, yeni süre her zaman on yıldır.” şeklinde istisnai hal kabul edilmiş ise de, anılan madde hükmünün ... 2. İş Mahkemesinin 2012/891 Esas ve 2013/226 karar nolu 25.01. 2013 tarihli gerekçeli kararı ve Yargıtay 7. Hukuk Dairesi'nin 18.03.2013 tarih ve 2013/5910 Esas, 2013/3266 Sayılı Kararından sonra alacağın talep edilebilir hale geldiği düşüncesi ile somut olaya, uygulanma kabiliyeti de yoktur.Anılan sebeplerle, hüküm altına alınan alacakların tamamının beş yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, ödeme tarihi itibariyle işlemekte olan zamanaşımının (ait olduğu alacak bakımından) kesildiği, başka bir anlatımla; ödemenin, ödeme tarihinden itibaren geriye doğru beş yıllık dönemde muaccel hale gelmiş alacak için işlemekte olan zamanaşımını kestiği hususları ile yukarıda yazılı maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, davalı tarafın zamanaşımı def’i yeniden değerlendirilmelidir.Yukarıda yazılı sebepten kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
22. Hukuk Dairesi 2016/22190 E. , 2019/20242 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 30 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat