22. Hukuk Dairesi 2016/21643 E. , 2019/19569 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2016/21643 E. , 2019/19569 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde 12/05/2010 -25/10/2014 tarihleri arasında çalıştığını, davacının son ücretinin 850,00 TL olduğunu, ücretlerin İş Bankası Elazığ Şubesine yattığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir neden olmadan feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davacının şirket bünyesinde sekreter olarak işe başladığını, 25.10.2014, 27.10.2014, 28.10.2014 ve 30.10.2014 tarihlerinde devamsızlık yaptığını, bu durumun tutanakla tespit edildiğini, ihtarnameye rağmen davacının işe dönmediğini, davacının işi terk etmesi nedeniyle kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasında davacının ücret miktarı ile davacının fark ücret alacağı bulunup bulunmadığı uyuşmazlık konusudur.
Somut olayda davacı son ücretinin 850,00 TL olduğunu, bir kısmının bankadan kalanının elden ödendiğini ileri sürmüş; ayrıca ilk işe girdiği tarihten itibaren ücretinin asgari ücretten daha düşük ödendiğini beyanla fark ücret talep etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, banka kayıtlarına itibar edilerek davacının son ücretinin net 850,00 TL, brüt 1.186,00 TL olduğu kabul edilmiş ve bu miktar üzerinden kıdem ihbar tazminatı hesaplanmıştır. Ancak, fesih tarihi olan 2014 yılı 2. dönemde yürürlükte bulunan net asgari ücret tutarı asgari geçim indirimi hariç 810,00 TL, asgari geçim indirimi dahil 891,00 TL, brüt 1.134,00 TL’dir. İşçiye ücretin ödendiği tarihte geçerli olan asgari ücretten daha düşük bir ücret ödenmemesi emredici nitelikte bir kuraldır. Asgari ücretten daha düşük ücret ödendiğinin tespiti halinde, işçinin aradaki farkı talep etme hakkı bulunduğu gibi, hükmedilen tazminatların asgari ücret üzerinden belirlenmesi de zorunludur. Eldeki davada ise, bir taraftan davacının (brüt asgari ücret tutarı olan 1.134,00 TL yerine) 1.186,00 TL brüt ücret üzerinden kıdem tazminatı alacağı hesaplanıp, diğer taraftan davacıya asgari ücretten daha düşük ücret ödendiği gerekçesiyle fark ücret hesaplanması çelişki oluşturmaktadır. Öncelikle davacının dava dilekçesindeki “son maaşının 850,00 TL olduğu, son maaşların bankaya yatırıldığı, kalanın elden ödendiği” yönündeki beyanı da açıklığa kavuşturularak davacının ücretinin belirlenmesi gerekmektedir. Kıdem ve ihbar tazminatı hesabında işçiye ödenen asgari geçim indiriminin dikkate alınamayacağı göz önünde bulundurulmalıdır. Ayrıca davacıya fiilen ödenen ücretin asgari ücretten daha az olduğunun tespit edilmesi halinde, fark ücret alacakları hüküm altına alınmalıdır. Mahkemece, açıklanan yönler dikkate alınmadan ücret miktarı ve fark ücret alacağı yönünden çelişki oluşturacak şekilde sonuca gidilmesi yerinde değildir.
Kabule göre de, ulusal bayram ve genel tatil ücreti hesabında, davacının fesih tarihindeki ücretinin aynı dönemde uygulanan asgari ücretin (net ödenen ücret 850 TL/ net asgari ücret 599,12 TL=) 1,42 katı olduğu kabulü edilerek, önceki dönem ücretlerinin de bu orana göre belirlenmesi bir başka hatalı yöndür. Mahkemece tarafların iddia ve savunmaları ile dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek davacının tazminata esas ücretinin tereddüde yer vermeyecek şekilde belirlenmesi ve buna göre fark ücret alacağı bulunup bulunmadığı yönünden karar verilmesi gerekirken açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilmeden hüküm kurulması hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 22.10.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.







Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön