22. Hukuk Dairesi 2019/6631 E. , 2019/18301 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2019/6631 E. , 2019/18301 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı şirkette kargo dağıtım işçisi olarak çalıştığını, iş akdini fazla çalışmalarının karşılığının ödenmemesi ve sigorta primlerininin eksik ücret üzerinden yatırılması nedeniyle haklı nedenle feshettiğini belirterek kıdem tazminatı ile ikramiye, fazla çalışma, hafta tatili ve resmi tatil çalışması karşılığı alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, husumet itirazı ve zamanaşımı def'inde bulunmuş, davacının ailevi nedenleri gerekçe göstererek istifa ederek işten ayrıldığını, yapılan fazla mesailerin bordrolara yansıtılarak ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen ilk karar Dairemizin 2017/13969 esas 2019/1620 karar sayılı 22.01.2019 tarihli kararı ile bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne dair karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, yasal süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasında mahkemece bozma ilamına uygun karar tesis edilip edilmediği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Mahkemece davanın kısmen kabulü hakkında verilen ilk karar, Dairemizce “..Somut uyuşmazlıkta; Mahkemece imzalı bordrolarda fazla mesai tahakkuku olduğu gerekçesiyle fazla çalışma ücreti alacağı talebinin reddine karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya içeriği ile örtüşmemektedir.
2013 yılına ait imzalı bordrolarda fazla çalışma ücreti tahakkuk ettirilerek ödendiği sabittir. Ancak dosyaya ibraz edilen 2011-2012 yıllarına ait bordrolarda ise fazla mesai sütununda kaç saat fazla çalışma yapıldığı belirtilmeksizin (0) gösterilerek karşılığında her ay çoğunlukla aynı miktarda sembolik olarak ödeme yapıldığı anlaşılmıştır. Davacı tanık beyanlarında davacının işyerindeki çalışmasının 08:00-19:00 saatleri arası olduğu 1,5 saat ara dinlenme ile günlük 9,5 saat çalıştığı ve günlük 2 saatten haftalık 12 saat fazla çalışma yapıldığı belirlenmiştir. Bu nedenle davacıya aylık yapılan ödemenin bir haftalık fazla çalışmanın ücretini dahi karşılamadığı tespit edilmiştir.
Hal böyle olunca fazla çalışma ücretinin ödendiğinin işverence yöntemince ispatlandığından söz edilmesi mümkün olmadığından Mahkemece bu kabule göre fazla çalışma ücret alacağı hesaplatılıp varsa, imzalı ücret bordrolarında zamlı tahakkuk bulunan aylar dışlanarak, bordrolarda tahakkuk olmakla birlikte zamsız olması ya da bordroların imzasız olması halinde ise yapılan ödemeler mahsup edilerek ve tanık anlatımları ile hesaplama yapılacak olması nedeniyle hakkın özünü zedelemeyecek makul oranda bir takdiri indirim ile sonuca gidilmesi yerine yazılı şekilde karar verilmesi de hatalı olup ayrıca bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesi ile bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir. Ancak Mahkemece bozmaya uygun yargılama yapılmamıştır. Yargıtayın bozma kararına uyan mahkeme artık bozma kararı gereğince işlem yapmak ve hüküm vermek zorundadır. Zira bozma kararına uyularak, bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli müktesep hak doğmuştur. (09/05/1960 gün ve 21/9 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı)
Somut olayda yerel mahkeme tarafından bozmaya uyulmuş, bilirkişiden rapor alarak hüküm kurulmuştur. Bilirkişi tarafından davacının fazla çalışma alacağı, davacının 2013 yılı 1 - 10 ayları fazla çalışma alacaklarının usulüne uygun ödendiği kabul edilerek dışlanmış, 2011 ve 2012 yılına dair fazla çalışma alacaklarının ise usulüne uygun ödenmediği kabul edilerek bu dönemler için haftalık 12 saat üzerinden fazla çalışma alacağı hesabı yapılmıştır. Ancak 2011 ve 2012 yılı maaş bordrolarında görünen fazla çalışma ödemeleri davacının fazla çalışma alacağından mahsup edilmemiştir. Davacıya 2011 ve 2012 yıllarında yapılan fazla çalışma ödemelerin davacının fazla çalışma alacağından mahsup edilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 07.10.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön