22. Hukuk Dairesi 2017/23245 E. , 2019/14990 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının alt işveren işçisi olarak kapatılan Çakıllar Belediyesinde çalıştığını, Belediye kapatıldığında iş sözleşmesine haksız olarak son erildiğini belirterek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin alacağı taleplerinde bulunmuştur.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalılar vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 26. maddesinde düzenlenen “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” hükmü uyarınca taleple bağlılık kuralına aykırı olarak talepten fazlasına karar verilmesi usule aykırıdır.
Somut olayda, davacının, dava dilekçesinde kullanılmamış 42 gün yıllık izninin olduğunu belirtmiş olmasına rağmen hesaplamalar 56 gün yıllık izin süresine göre yapılmış olup davacının talebi aşılmıştır. Bu hususun gözetilmemesi hatalıdır.
3-Dava, alacak davası olup HMKya göre dava usulüne uygun şekilde aleyhine dava açılan taraf hakkında yürütülüp bitirilmek zorundadır.
6100 sayılı HMK ve yargılama hukukumuzda alacak davalarında zorunlu dava arkadaşlığı dışında, davaya dahili dava yolu ile davalı ithali mümkün olmadığı gibi bir kişinin bu şekilde davaya dahil edilmesi ve hakkında hüküm kurulması da mümkün değildir. Sadece husumette yanılma halinde gerçek tarafa dava dilekçesi tebliğ edilir ve taraf teşkili sağlanır.
Somut uyuşmazlıkta, dava dilekçesinde davalı olarak sadece ... gösterilmiş, yargılama sırasında davacı vekili tarafından ... davaya dahil edilmiştir.
Ancak davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı olmadığı gibi, husumette yanılmaya dayalı taraf teşkili de olmadığından mahkemece, aleyhine usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmayan ve taraf sıfatı kazanmayan ...’nın taraf kabul edilerek hakkında hüküm kurulması hatalıdır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 03.07.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
22. Hukuk Dairesi 2017/23245 E. , 2019/14990 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 26 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 26 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat