22. Hukuk Dairesi 2016/13298 E. , 2019/11959 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2016/13298 E. , 2019/11959 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde makine operatörü olarak çalıştığını, 20.01.2015 tarihinde sendika üyesi olduğunu, bunu işveren vekiline beyan etmesine üzerine önce bölümü değiştirilerek asithanede görevlendirilmek istendiğini, kabul etmemesi üzerine iş sözleşmesinin sözlü olarak feshedildiğini ve fesihten sonra gerçeğe aykırı devamsızlık tutanakları tutulduğunu, feshin sendikal sebebe dayandığını ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ve sendikal tazminat alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, iş sözleşmesinin 20.01.2015 tarihinde davacı tarafından feshedildiğini, davacının çalıştığı bölümde sorun çıkarması sebebiyle bölümünü değiştirebileceğinin belirtildiğini, ancak davacının çalışmak istemediğini beyan ederek ve taşkınlık yaparak işyerini terk ettiğini, davacının 21.01.2015 tarihli ihtarname ile iş sözleşmesinin sendika üyeliği sebebiyle haksız feshedildiğini ve işe iadesi gerektiğini bildirmesi üzerine 30.01.2015 tarihli cevabi ihtarname ile davacının çıkışının yapılmadığı ve görevine dönmesi gerektiğinin bildirildiğini, davacının görevine dönmemesi üzerine iş sözleşmesinin feshedildiğini, feshin sendikal sebebe dayanmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında kıdem tazminatı hesabına esas ücretin belirlenmesi noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Mülga 1475 sayılı İş Kanununun halen yürürlükte bulunan 14. maddesine göre jıdem tazminatının hesaplanması, son ücret üzerinden yapılır. Parça başı, akort, götürü veya yüzde usulü gibi ücretin sabit olmadığı hallerde son bir yıllık süre içinde ödenen ücretin o süre içinde çalışılan günlere bölünmesi suretiyle bulunacak ortalama ücret bu tazminatın hesabına esas tutulur. Ancak, son bir yıl içinde işçi ücretine zam yapıldığı takdirde, tazminata esas ücret, işçinin işten ayrılma tarihi ile zammın yapıldığı tarih arasında alınan ücretin aynı süre içinde çalışılan günlere bölünmesi suretiyle hesaplanır. Kıdem tazminatına esas olacak ücretin hesabında 26 ncı maddenin birinci fıkrasında yazılı ücrete ilaveten işçiye sağlanmış olan para ve para ile ölçülmesi mümkün akdi ve kanundan doğan menfaatler de gözönünde tutulur.
Somut olayda davalı taraf davacının ücretinin hatalı belirlendiğini savunmuş olup, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının önceki bordrolarında brüt ücretinin 1.574,00 TL olduğu, Ocak 2015 bordrosunda ise 1.481,00 TL olarak gösterildiği bu uygulamanın İş Kanunun 62. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle, kıdem tazminatı hesabına esas ücret miktarı 1.574 TL olarak belirlenmiştir. Dosya kapsamındaki bordroların tamamı imzasız ise de, bankaya yatırılan tutar ile bordrolarda belirtilen tutarlar uyumludur. Dosya kapsamından davacının ücretinden İş Kanununun 62. maddesine göre indirim yapılıp yapılmadığı net olarak anlaşılamamaktadır. Mahkemece varsayıma dayalı olarak, davacının son ücret bordrosundaki yazılı tutar yerine bir önceki bordroda bildirilen ücret tutarının dikkate alınması yerinde değildir. Bu itibarla, öncelikle davacının bordrolarındaki ücret miktarları arasındaki farklılığın hangi sebepten kaynaklandığı yöntemince araştırılarak davacının son gerçek ücreti tereddüde yer vermeyecek şekilde belirlenmeli, açıklanan ilke ve esaslara uygun olarak belirlenecek ücret miktarı üzerinden hesaplanacak alacaklar hüküm altına alınmalıdır.
Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 28.05.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön