22. Hukuk Dairesi 2017/22654 E. , 2019/11415 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2017/22654 E. , 2019/11415 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait 42 M 8458 plaka nolu dolmuşunda 2000 yılının 8. ayında dolmuş şoförü olarak çalışmaya başladığını, sigorta bildirimlerinin 2005 yılının 4. ayında yapılmaya başlandığını, davacının 31.08.2012 tarihinde yıllık iznini kullanmak amacı ile dolmuşu dava dışı Murat Behlüloğluna teslim ettiği, davalının da hiçbir gerekçe olmadan bu tarih itibari ile davacının bilgisi olmadan davacının iş sözleşmesini sonlandırdığını, haftanın yedi günü çalıştığını, fazla çalışma yaptığını, milli bayramlarda ve kurban bayramının birinci günü hariç çalıştığını, çalışma süresince hiç yıllık izin kullanmadığını, 2012 yılında izne ayrıldığı tarihte de iş sözleşmesinin feshedildiğini, hakettiği alacakların ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesini kendisinin feshettiğini, şoförlüğünü yapmış olduğu ve davalıya ait olan dolmuşun anahtarını davalıya haber vermeksizin başka bir kişiye teslim edip ve bırakıp gittiğini, tüm aramalara rağmen davacıya ulaşılamadığını, davacının yıllık izinlerini kullandığını, hafta sonları çalışmadığını, fazla çalışma ücreti alacağının bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içerisinde taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının hizmet süresinin tespiti konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, davalı nezdinde şoför olarak çalıştığı anlaşılan davacı, dava dilekçesinde 2000 yılının 8. ayında çalışmaya başladığını beyan etmiş olup; davalı tarafından ibraz edilen cevap dilekçesinde hizmet süresine ilişkin herhangi bir açıklama yer almamaktadır. Dosyada yer alan hizmet döküm cetveline göre, davalı işverence 06.04.2005 tarihinden itibaren sigorta bildiriminde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, tanık beyanları dikkate alınarak davacının 01.03.2002 tarihinden itibaren davalı nezdinde çalışmaya başladığı kabul edilmiştir. Ancak dosyada, davacının kullandığı ve davalıya ait olan 42 M 8458 plaka sayılı araca ait, davacı adına yazılı trafik ceza tutanakları yer almakta olup; bunlardan ilgili araca ait olan en eski tarihli tutanağın 23.08.2000 tarihli olduğu görülmektedir. Bu belge, davacı iddiasını destekler mahiyettedir. Bu sebeple davacının 23.08.2000 tarihinden itibaren davalı nezdinde çalıştığı kabul edilmek suretiyle işçilik alacaklarının değerlendirilmesi gerekirken, salt tanık beyanları dikkate alınarak hizmet süresinin belirlenmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu davacının fazla mesai yapıp yapmadığı ve fazla mesai süresinin hesaplanması noktasındadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu'nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
Somut olayda, davacı dava dilekçesinde, haftanın 7 günü 07.00-21.30 saatleri arasında çalıştığını, temizlik, kasa teslimi gibi durumlarda çalışmasının saat 23.00'a kadar sürdüğünü, üç günde bir nöbete kaldığını ve nöbet çalışmasının da gece 23.30'a kadar sürdüğünü beyan ederek fazla çalışma ücreti talebinde bulunmuştur. Mahkemece, davacının minibüs şoförü olarak çalışıyor olması, yapılan işin niteliği ve minibüs ile yapılan seferler arasında geçen boş zaman dikkate alındığında fazla çalışmadan söz edilemeyeceği ve bu konuda davacı tarafça fazla çalışma yapıldığına ilişkin ispat ortaya konulamadığı gerekçeleriyle fazla çalışma ücreti talebinin reddine karar verilmiştir. Tanık beyanları, işin niteliği ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davacının yazın 07.00-20.30 saatleri arasında, kışın ise 07.00-18.00 saatleri arasında çalıştığı, haftada bir gün nöbet tuttuğu ve nöbet tutulan bugün bakımından ise ayrıca 2.5 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilerek fazla çalışma ücreti alacağının hesaplanması gerekirken, yazılı gerekçe ile talebin reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 22.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön