22. Hukuk Dairesi 2017/21563 E. , 2019/8741 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, 19/12/2005 - 15/07/2010 tarihleri arasında davalı asıl işveren ...'na bağlı ... Eğitim ve Araştırma Hastanesinde son olarak davalı alt işveren Nif-Tem firması olmak üzere değişen alt işveren şirketler nezdinde aşçı yardımcısı olarak çalıştığını, iş akdinin ihale süresi bitiminde feshedildiğini, yeni ihaleyi alan firma tarafından da işe başlatılmadığını ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma ve yıllık izin ücreti alacaklarına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Temyiz:
Karar süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacının fazla çalışma ücret alacaklarının belirlenmesi hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda ise işçinin ihtirazi kayıt ileri sürmesi beklenemeyeceğinden, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının her türlü delil ile ispatı mümkündür.
Aynı ispat kuralları hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı için de geçerlidir.
Somut uyuşmazlıkta; davacı tarafça, günlük normal mesaisinin haftanın 6 günü 07.00 - 15.00 saatleri arasında olması gerektiği halde, haftanın en az 3 - 4 günü bir sonraki günün yemek malzemelerinin mutfağa alınması ve hazırlanması işlemleri nedeni ile mesainin saat 17.00’ye kadar uzadığı, ancak bunun karşılığında fazla mesai ücretlerinin ödenmediği ileri sürülerek alacak talebinde bulunulmuştur. Davalı taraf ise dosyaya bir kısım imzalı vardiya çizelgeleri sunarak işyerinde fazla çalışma yapılmadığını savunmuştur. Mahkemece hükme dayanak alınan bilirkişi raporunda, davacı tanık beyanlarına göre fazla çalışma ücret alacağı hesaplaması yapılmış ise de; dosyada bulunan imzalı vardiya çizelgelerine göre davacının 2008 yılı/8, 9, 10, 11, 12. aylar, 2009 yılı / l, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12. aylar 2010 yılı/ 1,2,3,4,5,6,7. Aylarına ilişkin dönemlerde bazı haftalarda 06.30 - 13.30 saatleri veya 11.30 - 18.30 saatleri arasında günde 7 saat, bazı haftalar da ise 07.00 - 15.00 saatleri veya 09.00 - 17.00 saatleri arasında günde 8 saat süren vardiyalarla çalıştığı anlaşılmaktadır.
Buna göre söz konusu belgelere itibar edilmeden tüm çalışma dönemi için tanık beyanına göre hesaplama yapılması hatalı olmuştur. Haftalık yasal çalışma süresini geçen çalışmanın bulunmadığı anlaşılan vardiya çizelgelerinin bulunduğu dönemler dışlanarak, çizelge ile belirli olmayan aylar için tanık beyanına göre hesaplama yapılması gerekmekte iken, yazılı şekilde hatalı hesaplamaya dayalı olarak verilen karar isabetli bulunmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, 16.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
22. Hukuk Dairesi 2017/21563 E. , 2019/8741 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 41 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 38 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 66 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 59 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 37 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 39 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 38 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 47 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 37 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat