22. Hukuk Dairesi 2016/6946 E. , 2019/8095 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2016/6946 E. , 2019/8095 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi ve davalı vekilince duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 09.04.2019 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı adına vekili Avukat ... ile karşı taraf adına vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece, yirmidört saatlik nöbetler bakımından, fazla çalışmanın günlük üç saat olduğunun kabul edilmesi isabetlidir.
Ancak, 17:00-08:00 saatleri arasında, onbeş saatlik nöbet günleri bakımından; çalışma süresinin çoğu gece dönemine rastladığından, ...Halinde İşçi Çalıştırılarak Yürütülen İşlerde Çalışmalara İlişkin Özel Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 7/2. maddesi uyarınca, bu nöbetlerin gece çalışması sayılarak, ara dinlenme süresi düşümü sonrasında, yedibuçuk saati aşan çalışmanın fazla çalışma sayılması gereklidir. Mahkemece aksi yönde kabul ile, onbeş saatlik nöbetlerde fazla çalışmanın birbuçuk saat olduğunun esas alınması hatalı olmuştur.
Diğer taraftan, hesaplamaya konu dönemde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmelerinin ortak 29/c maddesinde, her bir fazla saat çalışma için verilecek ücretin normal bir günlük çıplak yevmiyenin saat başına düşen miktarının yüzde yetmişbeş yükseltilmesi suretiyle ödeneceğine ilişkin hüküm vardır. Haftalık bazda kırkbeş saat aşılmasa dahi, gerek günlük onbir saati aşan çalışma, gerekse de gece yedibuçuk saati aşan çalışma fazla çalışma sayıldığından, anılan toplu iş sözleşmesi hükmüne göre, fazla çalışmanın yüzde yetmişbeş zamlı ücret üzerinden hesaplanması gerekirken, Mahkemece yüzde elli zamlı ücret üzerinden hesaplama yapılması da hatalıdır.3-Hesaba konu dönemde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmelerinin ortak 33. maddesi dikkate alındığında, fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücretleri bakımından temerrüt her ayın ondokuzuncu günü itibariyle oluşmuştur. Keza emsal dava dosyalarında da, bu doğrultuda kabul ile temerrüt tarihinin belirlendiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, faiz başlangıç tarihlerinin belirlenmesinde temerrüdün her ayın ondokuzuncu günü itibariyle oluştuğunun benimsenmesi gerekirken, dava ve ıslah tarihi ayrımına göre faiz işletilmesi hatalıdır.
4-Mülga 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu’nun 61. maddesinde “Toplu iş sözleşmesine dayanan eda davalarında ifaya mahkûm edilen taraf, temerrüt tarihinden itibaren, bankalarca uygulanan en yüksek işletme kredisi faizi üzerinden temerrüt faizi ödemeye de mahkûm edilir.” hükmü bulunmaktadır. Yürürlükteki 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 53/2. maddesinde de “Toplu iş sözleşmesine dayanan eda davalarında, temerrüt tarihinden itibaren işletme kredilerine uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanır.” denilmiştir.Ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı bakımından; her ne kadar toplu iş sözleşmesine göre, ulusal bayram ve genel tatil çalışması karşılığında ilave iki yevmiye ödenmesi gerekmekte ise de, bilirkişi raporunda anılan tatil günü çalışması karşılığında ilave bir yevmiye ödenmesi gerektiğinin esas alınarak hesaplama yapıldığı ve davacı vekilinin bilirkişi raporuna itirazları arasında bu yöne ilişkin bir itirazının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu suretle oluşan usulü müktesep hakka göre, Mahkemece, ulusal bayram ve genel tatil ücretinin ilave bir yevmiye üzerinden hesaplanması yerindedir. Dolayısıyla, usulü müktesep hak dikkate alınarak, hesap toplu iş sözleşmesine göre değil, 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında ilave bir yevmiye üzerinden yapıldığından, bu alacağa 4857 sayılı Kanun’un 34. maddesinde öngörülen, mevduata uygulanan en yüksek faiz oranının işletilmesi isabetlidir.Fazla çalışma ücreti alacağı bakımından ise; 4857 sayılı Kanun’un 41/2. maddesine göre, fazla çalışma saat ücreti, normal çalışma saat ücretinin yüzde elli fazlasıdır. Ancak, somut olayda, yukarıda “2” numaralı bendin son paragrafında yer alan bozma sebebi doğrultusunda, fazla çalışma ücreti alacağının, toplu iş sözleşmesi hükmüne göre yüzde yetmişbeş zamlı ücret üzerinden hesaplanması gerekecektir. Bu halde, fazla çalışma ücreti alacağına işletilecek faizin türü açısından bir ayrıma gidilerek, toplu iş sözleşmesindeki düzenleme nedeniyle, 4857 sayılı Kanun’da belirtilen hesaplama yöntemini aşan kısım için işletme kredilerine uygulanan en yüksek faiz oranının uygulanması gerekmektedir. Kalan kısım için ise, şimdiki gibi mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı işletilmelidir. Mahkemenin bu yönde bir ayrım yapılmadan faiz türünün belirlenmesi hatalı olmuştur.
Yukarıda yazılı sebeplerden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, davacı yararına takdir edilen 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön