22. Hukuk Dairesi 2017/21025 E. , 2019/5028 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2017/21025 E. , 2019/5028 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı Cevabının Özeti:
Davacı vekili, davacının, davalı şirkette 07.11.2005-24.11.2014 tarihleri arasında çalıştığını, iş akdinin şirketin ekonomik krize girmesi nedeniyle feshedildiğini, ödenmeyen, kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, ve son üç aylık dönemde ödenmeyen ücret alacaklarının tahsili amacıyla davalı aleyhine Kemalpaşa İcra Müdürlüğü'nün 2014/2523 esas sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, borçlunun süresi içinde itiraz ederek takibi durdurduğunu, borçlunun itirazlarının haksız ve dayanaksız olduğunu öne sürerek itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini ve davalı aleyhine % 20 oranından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı Savunmasının Özeti:
Davalı davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davalının icra dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline karar verilerek alacağın likit olmadığı gerekçesiyle icra inkar tazminatı talebinin reddine hükmedilmiştir.
Temyiz:
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında icra inkar tazminatının şartlarının oluşup oluşmadığı uyuşmazlık konusudur.
İtirazın iptali davasında borçlunun haksızlığına karar verilmesi halinde ve alacaklının talep etmiş olması şartıyla, borç miktarının kanunda gösterilen orandan az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilir. İcra inkar tazminatına karar verilebilmesi için alacağın belirli ya da belirlenebilir olması gerekir. Ancak, hak tartışmalı ise icra inkar tazminatına hükmedilemez.
Alacağın likit olması şartıyla itirazın iptali davası sonunda borçlunun itirazının kısmen kabulü halinde dahi, kabul edilen kısım bakımından icra inkar tazminatına hükmedilmelidir. İcra inkar tazminatı, asıl alacak bakımından söz konusu olur. İşlemiş faiz isteği yönünden icra inkar tazminatına hükmedilmesi mümkün değildir.
Likit bir alacaktan söz edilebilmesi için, ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması, böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir.
Bu şartlar yoksa likit bir alacaktan söz edilemez.
Somut olayda, Mahkemece yapılan yargılama sonunda alacağın likit olmadığı gerekçesiyle icra inkar tazminatı talebi reddedilmişise de davacının aldığı ücret, çalıştığı süre ve fesih konusunda taraflar arasında tartışma bulunmadığından alacak belirlenebilir nitelikte olup likittir. Bu itibarla davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü yerine reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Ne var ki bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca halen yürürlükte olan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz olunan kararın 1 nolu bendinde son cümle olan 'alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine' cümlesinin tamamen silinerek yerine, “''kabul edilen alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine' şeklindeki bendin yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 05.03.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.








Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön