22. Hukuk Dairesi 2017/25526 E. , 2019/21488 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2017/25526 E. , 2019/21488 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı ..., davalı ... vekili ve dahili davalı ... tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı ..., davacının davalı ... Üniversitesine ait işyerinde 01.03.2005 - 12.12.2014 tarihleri arasında temizlik görevlisi olarak çalıştığını, davalı ... ile diğer davalılar arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunduğunu, davacının işyerinde haftanın 5 günü 08:00 -17:00 saatleri arasında, ayrıca 2 haftada bir cumartesi günleri 08:00 - 15:00 saatleri arasında çalıştığını, ayrıca çalıştığı süre boyunca yıllık izinlerini kullanmadığını, iş sözleşmesinin davalı ...Hizmetler Organizasyon İnşaat Gıda Hayv. İlaçlama ...Ve Tic. Ltd. Şti. tarafından haklı bir neden olmadan feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı ... vekili, davacı işçinin üniversite personeli olarak kabul edilmesinin imkansız olduğunu, talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını, davacıyı çalıştıran işverenlerin davaya dahil edilmesi gerektiğini, davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ...Hizmetler Organizasyon İnşaat Gıda Hayv. İlaçlama San. ve Tic. Ltd. Şti. davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dahili Davalı ... davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, davacı ..., davalı ... vekili ve dahili davalı ... temyiz etmiştir.
Gerekçe:
A-Dahili davalı ...’nin temyizi yönünden;
Somut olayda, gerekçeli kararın dahili davalı ...’nin Temyizi Yönünden; gerekçeli kararın 27.04.2016 tarihinde usulüne uygun olarak dahili davalıya tebliğ edildiği, temyiz talebinin sekiz günlük yasal temyiz süresi geçtikten sonra 13.05.2016 tarihinde yapıldığı anlaşıldığından, mülga 1086 sayılı Kanun'un 432. maddesi gereğince süre aşımı nedeniyle temyiz isteminin REDDİNE, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine,
B- Davacı ... ile davalı ... vekilinin temyizi yönünden;
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm davalı ... vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa göre dava, dava dilekçesinde gösterilen davalı aleyhine yürütülüp sonuçlandırılmalıdır. Davacı davayı açarken husumette kabul edilebilir bir yanılgıya düşmüşse, HMK’nın 124. maddesi uygulanarak davanın doğru hasma yöneltilmesi mümkündür. Aksi takdirde, alacak davalarında dava dilekçesinde husumet yöneltilmeyen bir tarafın dahili dava yoluyla davaya dahil edilmesi -zorunlu dava arkadaşlığı dışında- mümkün değildir.Somut uyuşmazlıkta, davacı yargılama sırasında son alt işverenin ... Temz San Tic Ltd Şti olduğunu davaya anılan şirketi dahil etmek istediklerini beyan etmiş olup, mahkemece anılan şirket davaya dahil edilerek yargılama sonuçlandırılmıştır. Ancak, somut olayda davacının HMK m.124 bağlamında kabul edilebilir bir yanılgısı bulunmamakta olup, davacının son alt işvereni sonradan davaya dahil etmek suretiyle hüküm verilmesini talep etme hakkı bulunmamaktadır. Kaldı ki, dosya kapsamına göre davacının davaya dahil etmek istediği şirket ile davaya dahil edilen şirketin ünvanlarında farklılık bulunmakta olup, davaya dahil edilen şirketin son alt işveren olup olmadığı da açıklığa kavuşturulmuş değildir. Hal böyle olunca, dahili davalı hakkında HMK m. 124 hükmünün uygulanması mümkün bulunmadığından anılan taraf hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile hüküm kurulması yerinde görülmemiştir.
3- Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının kıdemine göre 170 gün izne hak kazandığı belirlenmiş ise de, davacının 9 yıl hizmetine göre hak kazanabileceği izin süresi (14x5 +20x4 =) 150 gün olmaktadır. Bilirkişi raporunda hangi gerekçe ile 170 gün izin süresi belirlendiği açıklanmadığından, rapor bu yönüyle denetlenememiştir. Aynı şekilde, bilirkişi raporunda davacının 38 gün izin kullandığı belirlenmiştir. Ancak dosya kapsamındaki izin formlarından hangileri dikkate alınarak kullanılan izin süresinin 38 gün olarak belirlendiği tespit edilememektedir. Mahkemece denetime elverişli olmayan rapor doğrultusunda karar verilmesi hatalıdır.Ayrıca dosyada davalı İdarenin yıllara göre işçilerin kullandığı yıllık izin süresini gösteren listeler bulunmaktadır. Söz konusu listelerde davacı işçinin imzası yok ise de, davalı asıl işverenin üniversite oluşu dikkate alındığında, HMK’nın 31. maddesine göre söz konusu belgeler davacı asile gösterilerek, asilin beyanı alındıktan sonra oluşacak sonuca göre değerlendirme yapılması gerektiğinin gözetilmemesi de yerinde değildir.Temyiz edilen kararın açıklanan sebeplerle bozulması gerekmiştir.Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 26.11.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön