22. Hukuk Dairesi 2016/6274 E. , 2019/11269 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2016/6274 E. , 2019/11269 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalılara ait işyerinde servis şoförü olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir neden olmadan feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, bakiye ücret, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Somut uyuşmazlıkta davacı, davalı... Ltd. Şti.'nin “...Mah. ... Cad. No: 198/1 ...” adresindeki işyerinde 01.04.2010 tarihinde servis şoförü olarak işe başladığını, davalıların kıdem tazminatına hak kazanmasını engellemek için yine kendilerine ait ve aynı çatı altında faaliyet gösteren ... Ltd. Şti.'ne girdi çıktı yaptığını, ancak 01.04.2010 - 01.06.2012 tarihleri arasında aralıksız olarak çalıştığını ileri sürmüş, mahkemece davacının hizmet süresi 01/04/2010-01/06/2012 olmak üzere 2 yıl 2 ay 1 gün olarak tespit edilmiştir. Dosyada mevcut Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına göre davacının 28/06/2010-28/03/2011 tarihleri arasında... Seyahat Ltd Şti, 29/03/2011-29/12/2011 tarihleri arasında ... Seyahat Ltd. Şti., 05/01/2012-09/07/2012 tarihleri arasında ise... Seyahat Ltd Şti bünyesinde çalışması tespit edilmektedir. Mahkemece gerekçeli kararda, “davacının... Seyahat şirketinde 05/01/2012-01/06/2012 tarihleri arasında, ... y. Ltd. Şti.’nde 29/03/2011-29/12/2011 tarihleri arasında çalıştığı anlaşılmıştır. Fazla mesai yönünden davacı ve davalı tanıkları beyanı değerlendirildiğinde davacının... Ltd.Şti ve ... .... Ltd. Şti. yönünden ayrı ayrı değerlendirme yapılmıştır.” denildikten sonra alacakların “davalıdan tahsiline” dair hüküm kurulması hatalıdır. Davacının çalışma süresi, davalılar arasında ne tür bir bağ bulunduğu da belirlenmek suretiyle açıklığa kavuşturulmalı, hüküm kurulurken talep edilen alacaklardan hangi davalının hangi miktarda sorumlu olduğu eksiksiz olarak belirlenmelidir. Ayrıca, yargılama sırasında dinlenen davacı tanıklarının husumetli olduğu, husumetli tanık anlatımlarına ihtiyatla yaklaşılması gerektiği dikkate alınarak, tanıkların davacı ile birlikte çalıştığı süre belirlenmeli ve buna göre beyanlarına itibar edilip edilmeyeceği yönünde karar verilmelidir.
2-Mahkemece iş sözleşmesine davalı işveren tarafından son verildiği ve 29/12/2011 tarihli ibranamenin iş sözleşmesinin devam ettiği sırada alındığı, bu sebeple geçerli olmadığı sonucuna varılmış ise de, birinci bentteki bozma sebebine göre davalılar arasındaki bağ, davacının çalışma süresi ve çalışma süresinin kesintisiz olup olmadığı yönlerinden gerekli araştırma yapılmadan feshe ve ibranameye yönelik değerlendirme yapılması yerinde görülmemiştir. Bu itibarla belirtilen yönlerden araştırma yapılarak davacının çalışma süresinin kesintisiz olup olmadığı, davalılar arasında işyeri devri, iş sözleşmesinin devri, birlikte istihdam vb gibi bir bağ bulunup bulunmadığı açıklığa kavuşturulduktan sonra dosya kapsamındaki tüm deliller yeniden birlikte değerlendirilerek feshe ve ibranameye yönelik değerlendirme yapılmalıdır.
3-Somut olayda davalıların sunduğu sözleşmeye ve cevap dilekçesindeki beyanlara göre davacının günlük net mesai süresinin toplam 9,5 saat olarak belirlendiği, ancak bu saatlerin işçilerin duraklardan alınması ve işyerine indirilmesi gereken saatler olduğu, duraklara giderken yolda geçen sürelerin, işçiler dağıtıldıktan sonra bekleme noktasına giderken geçen sürelerin, trafik yoğunluğu nedeni ile aksamaların, akaryakıt ikmali, bakım ve temizlik gibi işler için harcanan sürelerin dikkate alınmadığı, servis şoförü olarak çalışan davacının gün içinde birbirinden bağımsız 3-4 farklı zaman diliminde bu hizmeti yerine getirdiği, davalı kabulüne göre sabah mesaisi 3 saat, öğle mesaisi 2 saat, akşam mesaisi 2,5 saat ve gece mesaisi 2 saat olduğuna ve davacı tanıklarınca da davacının haftanın 7 günü çalıştığı, 20 günde 1 gün izin kullandığı ara dinlenme süreleri çıkarıldıktan sonra günde (4,5+7+1,5=) 13 saat çalıştığı sonucuna ulaşıldığına göre davacının haftalık ortalama fazla çalışma süresi 20 saat olarak hesaplanmıştır. Ne var ki, yargılama sırasında dinlenen davacı tanıklarının işverene karşı benzer taleplerle dava açtığı ve tanıkların husumetli olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda tanık anlatımlarına ihtiyatla yaklaşılması gerektiği açıktır. Dosya kapsamına göre davacının fiilen 9,5 saat servis taşıma işini yaptığı davalı tarafça sunulan kayıtlar ve beyanlar ile de sabittir. O halde, davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı, hafta tatili ile ulusal bayram genel tatil genlerinde çalışıp çalışmadığı noktasında husumetli tanık anlatımlarına göre sonuca gidilemeyeceği göz önünde bulundurularak, işverence sunulan belgelere ve davalı tanıklarının anlatımlarına göre değerlendirme yapılmalıdır. Mahkemece hatalı hukuki değerlendirme yapılarak karar verilmesi hatalı olup, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
4-Davacı taraf aylık ücretinin 2012 yılı Haziran ayı itibariyle net 980,00 TL olduğunu ileri sürmüş, davalı ise ücretin asgari ücret olduğunu savunmuştur. Her ne kadar davacı tanıkları davacının dava dilekçesinde bildirdiği ücretle çalıştığını ifade etmiş ise de, davacı tanıklarının husumetli tanık oldukları dosya kapsamı ile sabittir. Mahkemece emsal ücret araştırması kapsamında sadece Ankara Ticaret Odasına emsal ücret sorulmuş olup, yapılan ücret araştırmasının yeterli olmadığı anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda bir başka dosyaya sunulan Ankara Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği yazısında 2011/02 dönemi için emsal ücretin 1.175,00 TL net olduğu belirtildiği gerekçesiyle davacının beyanına itibar edilerek brüt ücret miktarı 1.248,00 TL olarak belirlenmiştir. Bir başka dosyaya ait emsal ücret araştırması sonucuna göre değerlendirme yapılması yerinde değildir. Bu itibarla davacının meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek (sendika üyesi olması halinde) sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı, ayrıca Türkiye İstatistik Kurumunun resmi internet sitesindeki 'kazanç bilgisi sorgulama' kısmından da faydalanılabileceği göz önüne alınarak emsal ücret araştırması sonucunda elde edilen verilerle, tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
5-Davacı dava dilekçesinde ücret alacağı talep etmiş olup, bu talep konusunda mahkemece olumlu veya olumsuz karar verilmemesi hatalıdır. Ücret alacağına yönelik hüküm kurulmalı, taraflar arasında paylaştırılacak yargılama giderleri de buna göre belirlenmelidir.
6-Mahkemece hükmedilen alacak miktarları üzerinden belirlenen harç miktarının, hatalı şekilde 9.885,03 TL olarak belirlendiği ve yine hatalı şekilde bu harçtan davacının önceden yatırdığı harcın mahsubu ile 9.613,43 TL harcın davalıdan tahsiline karar verildiği anlaşılmakta olup, bu husus da bozma sebebi olarak değerlendirilmiştir.
Temyiz edilen kararın açıklanan sebeplerle bozulması gerekmiştir
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.05.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön