22. Hukuk Dairesi 2017/19117 E. , 2019/3073 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2017/19117 E. , 2019/3073 K.

'İçtihat Metni'


MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
AVUKAT ...
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacının 11.10.2010-12.05.2013 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde manav reyonunda çalıştığını, bazen de reyona alınacak malların nakliye işleminin yapılması için ağır vasıta şoförlüğü yaptığını, bu günlerde sabah saat 04.00 gibi mesaisinin başladığını, her gün mesai yaptırılmasına ve tatil günlerinde de çalıştırılmasına rağmen ücretlerinin ödenmediğini, iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini beyanla kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ve ulusal bayram ve genel tatil çalışma alacaklarının ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının çalışmasının 04.01.2012 yılında başladığını, müşterilere kötü davranan davacının işyerinde huzursuzluk çıkardığını ve bu nedenle hakkında tutanak tutulduğunu, iddia edilen çalışma saatlerinin doğru olmadığını, kıdem ve ihbar tazminatı talep hakkının da olmadığını beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece toplanan kanıtlar ve yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu'nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
Somut olayda; dosyada yer alan ücret bordroları imzasız olmakla birlikte bir kısmında fazla mesai adı altında tahakkuklar bulunmaktadır. Her ne kadar hükme esas alınan bilirkişi raporunda fazla mesai ödemesi bulunmadığından bahisle herhangi bir mahsup işlemi yapılmamış ise de bu hesaplama dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Mahkemece yapılacak iş, ücret bordrolarının titizlikle incelenerek fazla mesai ödemesi bulunan aylar için ödenip ödenmediği araştırılıp neticesine göre ödemenin yapıldığının anlaşılması halinde hesaplanan fazla mesai alacağından mahsup edilmesidir. Bu hususlar göz ardı edilerek gerekli araştırma yapılmaksızın, ödenen fazla mesai alacağı bulunmadığının kabulü ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 12.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön