22. Hukuk Dairesi 2017/40535 E. , 2020/8300 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2017/40535 E. , 2020/8300 K.

'İçtihat Metni'
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ: ... 7. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı apartmanda 04/08/2003-18/09/2015 tarihleri arasında kesintisiz olarak konut kapıcılığı yaptığını, davacının 18/09/2015 tarihinde gönderdiği ihtarname ile yıllardır ödenmeyen ücretlerini talep ettiğini, bunun üzerine davacının kapıcı dairesinden taşınmak durumunda bırakılarak iş sözleşmesinin feshedildiğini, alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının binada kiracı olarak oturan Mustafa Kodal’ın eşi olduğunu, davacının iddia edildiği şekilde kapıcı olarak çalışmadığını, daireyi kendilerinin boşalttıklarını ve ortada bir fesih de olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge adliye mahkemesince, davacı vekilinin ileri sürdüğü istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasında davacı ile davalı arasında hizmet akdini kurulup kurulmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.Davacı, davalı apartmanda kapıcılık yaptığını iddia etmektedir. Davalı ise davacının çalışmasının olmadığını, davacının eşi ...’nın 2003 yılında kira kontratı imzalayarak binada kiracı olarak oturduklarını, bu dönemde apartmanın temizlik işlerinin ücret karşılığı başkasına yaptırıldığını, 2005-2006 yıllarında ...’nın elektrik, su ve kira bedelini ödeyemediğini, sigortalı bir işte çalıştığı için sigortalı olarak apartmanda çalışamayacağını belirtip akşamları çöpleri almayı, hafta sonları da merdivenleri temizleyebileceğini, dışarıdan ücretle yaptırılan işleri kendisinin yapmak istediğini söylediğini, bu isteğinin kabul edildiğini, bu süreçte diğer apartmalara ve dairelere de günlük temizliğe gittiğini, daha sonra davacının eşi ...’nın rahatsızlığından dolayı 28/09/2015 tarihinde daireyi boşalttığını, davacının iddia edildiği şekilde kapıcı olarak çalışmadığını savunmuştur. İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesince hizmet ilişkinin davacı tarafından ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de karar hatalıdır. Şöyle ki, davalı taraf, savunmalarında davacının eşinin 2003 yılında kira kontratı imzalayarak binada kiracı olarak oturduklarını, bu dönemde temizlik işlerinin ücret karşılığı başkasına yaptırıldığını beyan etmiştir. Dosya kapsamında bulunan ve davacının eşi tarafından imzalanan 01.07.2003 tarihli kira kontratında kiralanan yerin numarasına “KD” yazılmış olup buradan davacının kapıcı dairesinde oturduğu anlaşılmaktadır. Yine davacının eşi tarafından imzalanan hususi şartlar başlıklı 01.07.2003 tarihli yazıda elektik ve suyun yarısının ödeneceği belirtilmiş olup bu belge ile davalının 2005-2006 yılına kadar davacı ve eşinin kiracı olarak oturduğu, temizlik işlerinin dışarıdan başkasına yaptırıldığı savunması çelişmektedir. Diğer yandan, yargılama sırasında dinlenen davacı tanıkları başka sokaktaki apartmanların kapıcılığını yapmış olsalar da davacıyla sabahları aynı marketten alışveriş yaptıkları ve davacının akşamları çöpleri dökmesi gibi görgüye dayalı beyanları bulunmaktadır.Dosyadaki tüm bilgi, belge ve somut tanık beyanlarına göre, davacı ile davalı arasında 04.08.2003- 18.09.2015 tarihleri arasında hizmet akdinin kurulduğu ve davacının kısmi süreli çalışma esasına göre çalıştığı, davacının iş akdinin davalı işveren tarafından haklı neden olmadan feshedildiği kabul edilerek bu hususta yapılacak hesaplama doğrultusunda hüküm kurulması gerekmektedir. Diğer yandan dosya kapsamından, davacının haftanın yedi günü ve ulusal bayram genel tatillerde çalışmasına rağmen alacaklarının ve aylık ücretinin ödenmediği, yıllık izinlerinin kullandırılmadığı sabit olup, söz konusu alacakların yukarıda belirtilen kısmi süreli çalışma esasına göre yapılacak hesaplama ile hüküm altına alınması gerekmektedir. Hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 01/07/2020 gününde oybirliği ile karar verildi.





Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön