22. Hukuk Dairesi 2017/27710 E. , 2020/2828 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2017/27710 E. , 2020/2828 K.

'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı Bakanlığa bağlı YİBO’da müstahdem sıfatı ile çalıştığı, iş akdine haksız şekilde son verildiği, fazla çalışma, hafta ve genel tatil çalışması yaptığı, yıllık izin kullandırılmadığı iddiası ile kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ve hafta ve genel tatil ücreti, ücret alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalının Cevabının Özeti:
Davalı davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe :
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma alacağı bulunup bulunmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Yine işçilerin gece çalışmaları günde yedibuçuk saati geçemez (İş Kanunu, Md. 69/3). Bu durum günlük çalışmanın, dolayısıyla fazla çalışmanın sınırını oluşturur. Gece çalışmaları yönünden, haftalık kırkbeş saat olan yasal çalışma sınırı aşılmamış olsa da günde yedibuçuk saati aşan çalışmalar için fazla çalışma ücreti ödenmelidir. Dairemizin kararları da bu yöndedir. Ayrıca Postalar Halinde İşçi Çalıştırılarak Yürütülen İşlerde Çalışmalara İlişkin Özel Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in gece çalışma süresini düzenleyen 7/son maddesine göre postalar halinde işçi çalıştırılarak yürütülen işlerde, çalışma süresinin yarısından çoğu gece dönemine rastlayan bir postanın çalışması, gece çalışması sayılır.
Ancak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Dairemizin yerleşik uygulamasına göre, bir işçinin günde en fazla fiilen 14 saat çalışabileceğinin kabulü gerekir. Bu durumda 24 saat çalışılan günler yönünden, haftalık çalışma süresi aşılmasa dahi günlük fiili çalışma süresi 14 saat kabul edildiğinden, bunun 11 saati aşan 3 saati fazla çalışmadır.
Somut uyuşmazlıkta, davacı 07:00-19:00 saatleri arası çalıştığını, kalorifer yakma döneminde ise kadrolu personel ile değişimli olarak 24 saat çalışıp diğer gün çalışmadığını iddia etmiş, aynı davalı işverene karşı açılan ve Dairemizce aynı gün incelenen 2017/27711 esas sayılı dosya davacısı da aynı şekilde kadrolu personel ile nöbetleşe 24 saat esaslı çalıştığını iddia etmiştir.
Aynı işyerinde birlikte aynı işte çalışan davacıların her ikisinin de kalorifer yakma döneminde kadrolu personel ile değişimli olarak bir gün çalışıp diğer gün dinlendiğini iddia etmiş olmaları göz önünde bulundurulduğunda, her iki davacı ve kadrolu personel olmak üzere 3 kişinin 24 saat esaslı olmak üzere birer gün çalıştıkları, böylelikle kalorifer yakma döneminde her bir davacının 24 saat çalışıp 2 gün dinlendiği anlaşılmaktadır. Bu çalışma şekline göre 24 saatlik çalışmada kabul edilen 14 saatlik fiili çalışma süresinde 11 saati aşan günlük 3 saatlik fazla çalışma yapan davacı, 2 gün çalıştığı haftalarda haftalık 6 saat, 3 gün çalıştığı haftada haftalık 9 saat olmak üzere 3 haftada toplam 21 saat fazla çalışma ile haftalık ortalama 7 saat fazla çalışma yapmış olacaktır.
O halde, davacının kışın kalorifer yakma dönemlerinde haftalık ortalama 7 saat fazla çalışma yaptığı, diğer dönemlerde şimdiki gibi haftalık 19 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilerek, davalının davaya karşı zamanaşımı dikkate alınarak hesaplanacak alacaktan uygun oranda indirim yapılarak varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir iken, talep aşımı mahiyetinde tüm çalışma dönemlerinde haftalık 19 saat fazla çalışma yapıldığı kabul edilerek alacağın belirlenmesi ve belirlenen alacaktan mükerrer takdiri indirim yapılarak alacağın hüküm altına alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine 18/02/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.





Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön