22. Hukuk Dairesi 2016/29136 E. , 2020/2130 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2016/29136 E. , 2020/2130 K.

'İçtihat Metni'


MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, davacının 01.01.1997 -24.12.2013 tarihleri arasında kesintisiz bir şekilde davalıya ait benzin istasyonunda pompacı olarak çalıştığını, haftanın 6 günü 08:00 - 20:00 saatleri arası mesai olduğunu, dini bayramlarda mesai arkadaşı ile dönüşümlü olarak çalıştığını, resmi tatil ve genel tatillerde aralıksız çalıştığını beyan ederek ödenmediğini iddia ettiği fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil ücret alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının ödenmeyen ücret alacağı bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin hesabı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 63'üncü maddesinde çalışma süresi haftada en çok 45 saat olarak belirtilmiştir. Ancak tarafların anlaşması ile bu normal çalışma süresinin, haftanın çalışılan günlerine günde onbir saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabileceği ilkesi benimsenmiştir. Yasanın 41'inci maddesine göre fazla çalışma, kanunda yazılı koşullar çerçevesinde haftalık 45 saati aşan çalışmalar olup, 63'üncü madde hükmüne göre denkleştirme esasının uygulandığı hallerde, işçinin haftalık çalışma süresi, normal haftalık iş süresini aşmamak koşulu ile bazı haftalarda toplam 45 saati aşsa dahi bu çalışmalar fazla çalışma sayılmaz.

4857 sayılı İş Kanunu'nun 41'inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, fazla çalışma saat ücreti, normal çalışma saat ücretinin yüzde elli fazlasıdır. İşçiye fazla çalışma yaptığı saatler için normal çalışma ücreti ödenmişse, sadece kalan yüzde elli kısmı ödenir.
Kanunda öngörülen yüzde elli fazlasıyla ödeme kuralı nispi emredici niteliktedir. Tarafların sözleşmeyle bunun altında bir oran belirlemeleri mümkün değilse de, daha yüksek bir oran tespiti olanaklıdır.
Fazla çalışma ücretinin son ücrete göre hesaplanması doğru olmayıp, ait olduğu dönem ücretiyle hesaplanması gerekir. Yargıtay kararları da bu yöndedir (Yargıtay 9.HD. 16.2.2006 gün 2006/20318 E, 2006/3820 K.). Bu durumda fazla çalışma ücretlerinin hesabı için işçinin son ücretinin bilinmesi yeterli olmaz. İstek konusu dönemler açısından da ücret miktarlarının tespit edilmesi gerekir. İşçinin geçmiş dönemlere ait ücretinin belirlenememesi halinde, bilinen ücretin asgari ücrete oranı yapılarak buna göre tespiti gerekir. Ancak işçinin işyerinde çalıştığı süre içinde terfi ederek çeşitli unvanlar alması veya son dönemlerde toplu iş sözleşmesinden yararlanılması gibi durumlarda, meslek kuruluşundan bilinmeyen dönemler için ücret araştırması yapılmalı ve dosyadaki diğer delillerle birlikte değerlendirmeye tabi tutularak bir karar verilmelidir.
Somut olayda, davacının fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücret alacağı, davacının bordrolarda gözüken brüt ücreti esas alınarak hesaplanmış ise de ücret bordroları incelendiğinde 6 aylık dönemler halinde net ücretler değişmemesine rağmen brüt ücretlerin farklılık gösterdiği görülmüştür. Örneğin; 2011 7. 8. ve 9. aylarda net ücretin 1.945,00 TL olduğu brütlerinin ise 7. ayda 2.909,21 TL, 8. ayda 3.235,68 TL ve 9. ayda 3.168,27 TL olduğu görülmüş ancak oluşan bu farklılığın nerden kaynaklandığı anlaşılamadığı gibi Mahkemece 2011 2. 6 aylık dönem açısından brüt 2.909,21 TL hesaplamalarda esas alınmış ise de net 1.945,00 TL’nin brüt miktarının da 2.909,21 TL olmadığı görülmüştür. Talep edilen fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarının davacının çalıştığı dönemler açısından bordrolarda yazan net ücretler değişiklik göstermediğinden ve taraflar arasında ücret seviyesi noktasında uyuşmazlık bulunmadığından net ücretlerin brüt miktarı tespit edilerek hesaplanması gerekir. O halde Mahkemece, davacının dönemsel çıplak ücreti dosya içerisinde bulunan ücret bordrolarında gözüken net ücretin brütü tespit edilerek belirlenmeli ve buna göre fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücret alacakları hesaplanarak hüküm altına alınmalıdır. Hatalı hesaplama yapan bilirkişi raporuna itibarla hüküm kurulması bozma sebebidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 10.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.






Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön