22. Hukuk Dairesi 2019/9018 E. , 2020/1545 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2019/9018 E. , 2020/1545 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : SENDİKA AİDAT ALACAĞI

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi birleşen dava davalısı ... Tıbbi Tek. Mak. Sağ. Hiz. Dış Tic. Ltd. Şti vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili asıl davada, müvekkili sendika ile davalı ... Bakanlığına bağlı ... Eğitim ve Araştırma Hastanesi işyerinde ihale ile vasıfsız veri hazırlama ve vasıflı tıbbi kayıt hizmetlerini alan... Parlayan Temizlik San. Tic. Ltd. Şti. arasında Yüksek Hakem Kurulu'nun 02.11.2011 tarih ve 2011/106 esas, 2011/138 karar sayılı kararı ile 01.05.2011 tarihinden geçerli 20 ay süreli toplu iş sözleşmesi imzalandığını, daha sonra aynı işyerinde 01.01.2012 tarihinden itibaren hizmet ihalesini MN Temizlik Hizmetleri San. Tic. A.Ş.'nin aldığını, toplu iş sözleşmesinin 11. maddesinde üyelik aidatlarının ne zaman ve ne şekilde gönderileceğinin düzenlendiğini, davalıların 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ve toplu iş sözleşmesi düzenlemeleri gereğince aidat kesme ve bunu davacı sendikaya gönderme yükümlüğünü yerine getirmediklerini ileri sürerek 01.05.2011 ilâ dava tarihi arasındaki dönem yönünden hesaplanacak sendika üyelik aidatı alacağının, her bir aya ait ödemenin yapılması gereken bir sonraki ayın 30. gününden itibaren bankalarca işletme kredilerine uygulanacak en yüksek işletme kredisi faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekili birleşen davada, 31/12/2011 tarihinden sonraki dönem yönünden tahakkuk eden aidat alacaklarının devralan alt işverenler ... Tıbbi Tek. Mak. Sağlık Hiz. Dış Tic. Ltd. Şti. ile MN Temizlik Hiz. Taah. Gıda İnş Med. San Tic. A.Ş. tarafından ödenmesi gerektiğini ileri sürerek 5.000,00 TL sendika aidat alacağının belirtilen davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, Sağlık Bakanlığı yönünden davanın reddine karar verilmiş, diğer davalılar yönünden ise davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı ... Tıbbi Tek Mak. Sağlık Hiz. Dış Tic. Ltd. Şti. vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Dava, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 18. maddesi ile mülga 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 61. maddesi kapsamında, sendika üyelik aidatı alacaklarının tahsili istemine ilişkindir.
6356 sayılı Kanun'un 18. maddesinin ikinci fıkrasına göre “Üyelik ve dayanışma aidatları, yetkili işçi sendikasının işverene yazılı başvurusu üzerine, işçinin ücretinden kesilmek suretiyle ilgili sendikaya ödenir.” Aynı maddenin üçüncü fıkrasına göre de “Yukarıdaki hükümlere göre ödenmesi gereken aidatı kesmeyen veya kesmesine rağmen bir ay içinde ilgili işçi sendikasına ödemeyen işveren, bildirim şartı aranmaksızın aidat miktarını bankalarca işletme kredilerine uygulanan en yüksek faiziyle birlikte ödemekle yükümlüdür.”
Mülga 2821 sayılı Kanun'un 61. maddesinin birinci fıkrasına göre ise “İşyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinin tarafı olan işçi sendikasının, toplu iş sözleşmesi yapılmamışsa veya sona ermişse yetki belgesi alan işçi sendikasının yazılı talebi ve aidatı kesilecek sendika üyesi işçilerin listesini vermesi üzerine, işveren sendika tüzüğü uyarınca üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını ve Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu gereğince sendikaya ödenmesi gerekli dayanışma aidatını, işçilere yapacağı ücret ödemesinden kesmeye ve kestiği aidatın nevini belirterek tutarını ilgili sendikaya vermeye ve kesinti listesini sendikaya göndermeye mecburdur.” Aynı maddenin ikinci fıkrasına göre ise “Yukarıdaki fıkra gereğince sendika tüzüğüne uygun olarak kesilmesi istenilen aidatı kesmeyen işveren ilgili sendikaya karşı kesmediği veya kesmesine rağmen bir ay içinde ilgili kuruluşa göndermediği miktar tutarınca genel hükümlere göre sorumlu olduktan başka aidatı sendikaya verinceye kadar bankalarca işletme kredilerine uygulanan en yüksek faizi ödemek zorundadır.”
Belirtilen kanuni düzenlemelere göre, bir işyerinde veya işletmede toplu iş sözleşmesi yapmak için yetki belgesi alan işçi sendikasının, yetki belgesine konu işyeri veya işletmede çalışan üyesi işçilerin listesini ve sendika tüzüğüne göre üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını işverene bildirmesi ve bu listeye göre üyelik aidatının kesilmesini ve sendikaya ödenmesini istemesi gerekir.
Bu açıklamalar ışığında, davalının temyiz itirazları değerlendirildiğinde;
1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun “Hukuki Dinlenilme Hakkı” başlıklı 27 nci maddesi uyarınca davanın tarafları, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hak, yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını da içerir. Bu kapsamda kural olarak, duruşma yapılması zorunlu olan çekişmeli yargıda hakim, Kanunun gösterdiği istisnalar dışında tarafları dinlemeden veya iddia ve savunmalarını bildirmeleri için kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez.
Hukuki dinlenilme hakkının gereği olarak taraflar duruşmaya çağrılmadan, eş anlatımla; taraf teşkili sağlanmadan hüküm verilememesi, Anayasanın 36. maddesi ile düzenlenen iddia ve savunma hakkının kullanılmasına olanak tanınması ilkesinin doğal bir sonucudur ve aynı zamanda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6 ncı maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının da en önemli unsurudur.
Bu çerçevede, öncelikle tarafların gerek yargı organlarınca gerekse karşı tarafça yapılan işlemler konusunda bilgilendirilmeleri zorunludur. Kişinin kendisinden habersiz yargılama yapılarak karar verilmesi, kural olarak mümkün değildir (H. Pekcanıtez, O. Atalay, M. Özekes, Medeni Usul Hukuku, 11. Bası, 2011, s. 273).
Somut uyuşmazlıkta mahkemece 07/03/2017 tarihli oturumda, hazır bulunan tarafların yüzüne de tefhim edildiği üzere 24/04/2017 tarihli son oturumun saati 10:15 olarak belirlenmiştir. Bununla birlikte duruşma zaptına göre 24/04/2017 tarihli oturum saat 09:48’de açılmış ve bir önceki oturumda taraflara tefhim edilen saat beklenilmeksizin oturum tamamlanmıştır.
Mahkemece taraflara tefhim edilen ve zapta geçirilen bir sonraki oturum saati beklenilmeksizin duruşma icrası, hukuki dinlenilme hakkının ihali niteliğinde olduğundan, sadece bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
2-Kabule göre, mahkemece taleple bağlılık ilkesi dikkate alınmaksızın hüküm kurulması da doğru olmamıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun, taleple bağlılık ilkesini düzenleyen 26. maddesine göre, “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.”
Birleşen dava dilekçesi ile davalılar ... ... Tic. Ltd. Şti. ile MN Temizlik ... Tic. A.Ş.‘den 5.000,00 TL alacağın tahsili talep edilmiş ancak bu talep ıslah edilmemiş ve artırılmamıştır. Hâl böyle olmasına karşın, belirtilen davalılar yönünden 5.000,00 TL’lik tutarı aşar şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
Mahkemece, 6100 sayılı HMK’nın 119 uncu maddesi gereğince davacı vekiline birleşen dava dilekçesinin neticei talep kısmı açıklattırılarak birleşen davada 5.000,00 TL tutarındaki toplam miktardan iki davalıdan ayrı ayrı ne kadarlık kısmının talep edildiği netleştirilmeli, daha sonra iki davalı bakımından da ıslah yolu ile neticei talebin artırılmadığı gözetilerek taleple bağlı kalınarak hüküm kurulmalıdır.
Anılan hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön