23. Hukuk Dairesi 2016/461 E. , 2018/4367 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili ile davalı kurum arasında Hizmet Alımları Tip Sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmeye göre çalışan işçilerden ...'in iş kazası geçirdiğini ve müvekkili firma ile davalı firmaya karşı maddi-manevi tazminat talepli davanın ikame edildiğini, kararın icraya konulması üzerine vekil edenin bedeli ödediğini, taraflar arasında alt-üst işveren ilişkisinin mevcut olduğunu, bu nedenle müteselsil sorumluluk ilkesinin bulunduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı kurumdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 28.01.2015 tarihli ıslah dilekçesiyle talebini 20.500,00 TL olarak arttırmıştır.
Davalı vekili davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia,savunma,bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki sözleşme maddelerine göre davacı alt işverenin tazminat alacaklarından tek başına sorumlu olacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, 3. kişiye ödenen tazminatın taraflar arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi gereğince rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş ise de, dava dışı işçi ...’in uğradığı iş kazası nedeniyle açtığı tazminat davasında alınan bilirkişi raporunda SGK kayıtları ile davacı işçinin sürekli iş göremezlik derecesinin % 6,1 olduğu, karşı tarafın kusurunun % 80 olduğu belirtilmiştir.
BK'nın 115. maddesinde “Borçlunun ağır kusurundan sorumlu olmayacağına ilişkin önceden yapılan anlaşma kesin olarak hükümsüzdür. Borçlunun alacaklı ile hizmet sözleşmesinden kaynaklanan herhangi bir borç sebebiyle sorumlu olmayacağına ilişkin olarak önceden yaptığı her türlü anlaşma kesin olarak hükümsüzdür.Uzmanlığı gerektiren bir hizmet, meslek veya sanat, ancak kanun ya da yetkili makamlar tarafından verilen izinle yürütülebiliyorsa, borçlunun hafif kusurundan sorumlu olmayacağına ilişkin önceden yapılan anlaşma kesin olarak hükümsüzdür”. BK. 115. madde hükmü nazara alındığında tarafların sorumsuzluğa ilişkin yapmış oldukları sözleşme hükmünün geçersiz olduğu tartışmasızdır.
Bu nedenlerle gerek ceza dosyasında ve gerekse SGK tarafından açılan tazminat yargılaması sırasında davalı işveren aleyhine tespit edilen kusur oranına göre davalı işveren tazminattan sorumludur.
Bu durumda mahkemece önceki yargılamalar sırasında belirlenip kesin hale gelen davalının kusur oranlarına göre sorumlu olduğu tazminat miktarı belirlenip hüküm altına alınmalıdır. Aksi düşüncelerle davanın reddine karar verilmesi yanlış olmuş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 27.09.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
23. Hukuk Dairesi 2016/461 E. , 2018/4367 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 3 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 52 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat