1. Hukuk Dairesi 2018/4812 E. , 2018/14945 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

1. Hukuk Dairesi 2018/4812 E. , 2018/14945 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen davada
Davacı vekili, davalı ...’ın, gecekondusunun 2981 sayılı yasa hükümlerinden faydalanması için 17/05/1983 tarihinde ... Belediyesi’ne başvurusu üzerine 26/03/1985 tarih 8006 sayılı tapu tahsis belgesinin verildiğini, davalının tapu tahsis belgesinin tapuya dönüştürülmesi için yaptığı başvurunun, 3429 ada 49 parsel sayılı taşınmazın imar uygulaması sonucu 36174 ada 11 parsele dönüşmesi nedeniyle 28/06/2005 tarih 6852 sayılı işlemle reddedildiğini, ret kararının iptali için davalı ... tarafından idare mahkemesinde açılan davanın, davalının gecekondusunun 3429 ada 56 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunduğu ve bu parselin özel şahıslara ait olduğu, dolayısıyla davalının hak sahibi olamayacağı gerekçesiyle retle sonuçlanıp derecattan geçerek kesinleştiğini, ancak Emlak ve İstimlak Müdürlüğünün kayıtlarındaki karışıklık nedeniyle davalının tapu tahsis belgesinin sehven tapuya dönüştürüldüğünü ve belediyeye ait 50935 ada 10 parsel sayılı taşınmazda 55 m2 payın 24/05/2012 tarihinde davalı adına tescil edildiğini, davalı ...’ın da bu taşınmazı kısa bir süre sonra 28/01/2013 tarihinde diğer davalıya sattığını, 2981 sayılı yasa uyarınca hak sahibi olmadığı halde tapu verilen kişilerin tapuları re’sen iptal edilir düzenlemesi uyarınca hak sahibi olmayan davalı ... ve son kayıt maliki davalı ... adına oluşan tescilin yolsuz olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tesciline, olmadığı taktirde rayiç bedelin tespiti ile davalı ...’dan yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiş 16/06/2014 tarihli ıslah dilekçesiyle, iptal tescil isteğini tekrar edip olmadığı taktirde 44.000-Tl’nin davalı ...’dan faiziyle tahsilini istemiştir.
Davalı ..., 11/03/2014 tarihli ön inceleme duruşmasında davayı kabul ettiğini beyan etmiş kabul beyanını 20/11/2014 tarihli duruşmada da tekrar etmiş davalı ..., herhangi bir savunma getirmemiştir.
Mahkemece, son kayıt maliki davalı ... yönünden, tapu kaydına güvenen iyiniyetli 3. kişi olduğu gerekçesiyle davanın reddine, davalı ... yönünden, açılan davayı kabul ettiği ve çekişme konusu payın sehven adına tescil edildiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne, çekişme konusu payın dava tarihi itibariyle rayiç değeri olan 44.000,00-Tl’nin yasal faizi ile birlikte davalı ...’dan tahsiline karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili ve davalı ... tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla,Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.


-KARAR-

Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine.
Davalı ...’ın temyiz itirazlarına gelince
Davalı, ön inceleme duruşmasında davayı kabul ettiğinden bedel yönünden davanın kabulünde bir isabetsizlik yoktur.
Ancak, davalı ön inceleme duruşmasında davayı kabul etmiş olduğu halde aleyhine harç ve vekalet ücretine hükmedilirken kabul beyanında bulunduğu aşamanın göz ardı edilmesi doğru değildir.
Şöyle ki 492 sayılı Harçlar Kanunu 22. maddesinde, davadan feragat ya da davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa karar ve ilam harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır yine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6. maddesinde de davanın konusuz kalması, kabul, feragat ve sulh veya herhangi bir nedenle anlaşmazlığın ön inceleme tutanağının imzalanmasından önce giderilmesi halinde tarife hükümleriyle belirlenen vekalet ücretinin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur, düzenlemesine yer verildiği görülmektedir.
O halde, çekişme konusu payın keşfen saptanan ve harcı tamamlanan değeri olan ve mahkemece davalı ...’dan alınmasına karar verilen 44.000 TL dava değeri üzerinden davalı aleyhine Harçlar Kanunu 22. maddesine göre 1.001,88 TL nispi karar ve ilam harcına, yine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6. maddesine göre davacı yararına 2.570,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken değinilen hususların göz ardı edilerek fazla harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil ise de anılan hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 3. fıkrasında yazılı “ Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 3.005,64 TL harçtan 24,30 TL peşin harç ile 623,35 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 2.357,99 TL harcın davalı ...'dan tahsili ile hazineye gelir kaydına,” ifadesinin hüküm yerinden çıkarılarak yerine 3. fıkra olarak “ Harçlar Kanunu 22. maddesine göre alınması gerekli 1.001,88 TL nispi karar ve ilam harcından 24,30 TL peşin harç ve 623,35 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 354,23 TL nispi karar ve ilam harcının davalı ...’dan tahsili ile Hazineye irat kaydına” ifadesinin yazılmasına hükmün 4. fıkrasında yer alan “ Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesap edilen 5.140,00 TL vekalet ücretinin davalı ...'dan tahsili ile davacıya ödenmesine,” ifadesinin hüküm yerinden çıkarılarak yerine 4. fıkra olarak “ Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6. maddesine göre hesaplanan 2.570,00 TL vekalet ücretinin davalı ...’dan alınarak davacıya verilmesine” ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine, davalı ...’nun bu yönlere ilişkin temyiz itirazının kabulü ile 6100 sayılı HMK'nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 28.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön