1. Hukuk Dairesi 2015/17901 E. , 2018/13576 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

1. Hukuk Dairesi 2015/17901 E. , 2018/13576 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen davada
Davacılar, mirasbırakan babaları ...’nın dava dışı oğlu ...’yi vekil tayin ettiğini, vekilin mirasbırakana ait 351 parsel sayılı taşınmazı davalı kardeşi ...’e, 463 parsel sayılı taşınmazını ise davalı kardeşi ...’e satış suretiyle devrettiğini, ...’in taşınmazı daha sonra davalı yeğeni ...’a devrettiği, temliklerin bedelsiz ve mirastan mal kaçırma amaçlı olarak yapıldığını, vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını ileri sürerek, davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile veraset ilamındaki payları oranında adlarına tesciline, olmadığı takdirde bedele karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında davacı ... davadan feragat etmiştir.
Mahkemece, davanın reddine ilişkin verilen karar, Dairece '...temliki işlemlerin bedelsiz olduğu iddiasının kanıtlanamadığı gibi murisin mal kaçırma iradesinin de ortaya konulamadığı saptanmak suretiyle muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davasının reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Ne var ki dava dilekçesinde muris muvazaası hukuksal nedeni yanısıra aynı zamanda vekâlet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine de dayanıldığı ancak mahkemece bu konuda bir değerlendirme yapılmadığı görülmektedir. ... Satış akdinin en önemli unsurlarının satış bedeli olduğu kuşkusuzdur... özellikle bizzat vekilin beyanından temliki işlemin bedelsiz yapıldığı sonucuna varılmaktadır. Bu durumda temliki işlemlerin vekalet görevinin kötüye kullanılması şeklinde gerçekleştirildiği, 463 parseldeki son kayıt malikinin murisin torunu olup aile içi sorunu bilebilecek konumda olduğu, dolayısıyla Türk Medeni Kanununun 1023. maddesinin koruyuculuğundan yararlanamayacağı açıktır. Hal böyle olunca dava dilekçesinde davaya konu edilen 351 ve 463 parsel sayılı taşınmazlar bakımından dava değeri 25.000,00 TL. gösterilerek davanın açıldığı, 463 parsel sayılı taşınmaz bakımından tapu iptal ve tescil isteğinin kabul edilmemesi halinde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 25.000,00 TL bedelin tazmininin istendiği ancak her iki taşınmazın da değeri saptanarak alınması gereken harcın alınmadığı gözetilerek öncelikle her iki taşınmazın değeri açıklattırılarak, bir değer bildirilmez ise keşif yapılıp her iki taşınmazda değeri saptanarak noksan harcın tamamlatılması, harcın tamamlanması halinde davanın kabulüne karar verilmesi, aksi halde Harçlar Yasasının 30-32. maddeleri uyarınca işlem yapılması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.’’ gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda vekalet görevinin kötüye kullanıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

-KARAR-

Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davalıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.861.45.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, 17/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön