1. Hukuk Dairesi 2017/3855 E. , 2018/8124 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki davadan dolayı ... 8. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 12.07.2016 gün ve 2012/191 Esas - 2016/333 Karar sayılı hükmün bozulmasına ilişkin olan 31.05.2017 gün ve 13173-3063 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Asıl ve birleşen davalar, 5737 Sayılı yasanın 30.maddesine göre tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup davanın reddine ilişkin verilen karar dairece 31.05.2017 tarihinde bozulmuştur.
Bozma ilamında da vurgulandığı üzere ... adına kadastroca tespit edilen 85 sayılı parselin ...... Genel Müdürlüğü ile ... arasında ......... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen 1995 / 361E. ve 1997/ 1281 sayılı kararına da konu edildiği açıktır.
Bilindiği ve HMK’nun 303.maddesinde düzenlendiği üzere “...(1) Bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir. (2) Bir hüküm, davada veya karşılık davada ileri sürülen taleplerden, sadece hükme bağlanmış olanlar hakkında kesin hüküm teşkil eder.(3) Kesin hüküm, tarafların küllî halefleri hakkında da geçerlidir. (4) Bir dava dolayısıyla ortaya çıkan kesin hüküm, o hükmün kesinleşmesinden sonra dava konusu şeyin mülkiyetini tarafların birisinden devralan yahut dava konusu şey üzerinde sınırlı bir ayni hak veya fer'î zilyetlik kazanan kişiler hakkında da geçerlidir. Ancak, Türk Medenî Kanununun iyiniyetle mal edinmeye ait hükümleri saklıdır. (5) Müteselsil borçlulardan biri veya birkaçı ile alacaklı arasında yahut müteselsil alacaklılardan biri veya birkaçı ile borçlu arasında oluşan kesin hüküm, diğerleri hakkında geçerli değildir ... ”
Nevar ki, Somut olayda, ......... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen 1995 / 361 E. ve 1997/ 1281K. sayılı davanın eldeki dava bakımından kesin hüküm teşkil edip etmeyeceği mahkemece değerlendirilmiş değildir.
Değinilen husus bu kez yapılan inceleme sonucu anlaşıldığından davalının karar düzeltme isteğinin HUMK'nun 440.maddesi uyarınca kabulü ile bozma ilamına 1995/361 E. 1997/1281 K. sayılı ilamın kesin hüküm teşkil edip etmeyeceği hususunun öncelikle değerlendirilmesi, kesin hüküm teşkil etmeyeceği kanaatine varılırsa, “... yukarıda belirtilen ilke ve olgular doğrultusunda konusunda uzman bilirkişiler marifetiyle keşif icrasıyla vakfiyenin uygulanması suretiyle inceleme yapılması, taraf teşkilinin sağlanması, ifraz talebi dikkate alınarak ilgili kurumdan görüş alınması, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. ...” şeklinde geçen ibareleri eklenmek suretiyle genişletilmiş şekilde BOZULMASINA, 26.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
1. Hukuk Dairesi 2017/3855 E. , 2018/8124 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 54 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 26 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat