1. Hukuk Dairesi 2016/1079 E. , 2018/15809 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

1. Hukuk Dairesi 2016/1079 E. , 2018/15809 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ



Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil, alacak davası sonunda, yerel mahkemece asıl davanın kabulüne, birleştirilen davanın işlemden kaldırılmasına ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü

-KARAR-

Asıl dava yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, birleştirilen dava ise hakkaniyete göre uyarlanmış bedelin iadesi isteğine ilişkindir.
Asıl davada davacı, ........ye ait dava konusu 220 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 27.10.2008 tarihinde yapılan ihale neticesinde davalı ...’e 158.700,00 TL bedelle ihale olunduğunu, 08.11.2008 tarihli ita amirinin uygun görüşü ve davalının 40.300,00 TL’yi peşin, kalan 118.400,00 TL’lik kısmı 24 ay 8 eşit taksitte ödemesi konusundaki mutabakat ile çekişmeli taşınmazın 09.01.2009 tarihinde davalı adına tescil edildiğini, ancak taşınmazın tesciline dayanak olan 27.10.2008 tarihli ihalenin ... 3. İdare Mahkemesi’nin 06.05.2009 tarih ve 2009/61 Esas 2009/326 Karar sayılı ilamıyla iptal edildiğini, davalının 24.06.2009 tarihinde yapılan ihtara rağmen taşınmazı iade etmediğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile ... adına tescilini istemiş, birleştirilen davaya ilişkin, davanın haksız ve yersiz olduğunu belirterek reddini savunmuştur.
Asıl davada davalı, ihalenin feshine ilişkin idare mahkemesi kararının henüz kesinleşmediğini, bekletici mesele yapılması gerektiğini, satış bedelinin tamamını davacı idareye ödediğini, idarenin ödemelere itiraz etmediğini, kabule devam ettiğini, öte yandan birlikte ifa kuralı gereğince satış bedelinin hakkaniyete göre uyarlanmış halinin tahsili suretiyle iptal ve tescile karar verilebileceğini, yasal şartları oluşmadan dava açıldığından yargılama giderlerinden sorumlu olmadığını belirterek asıl davanın reddini savunmuş, birleştirilen davada birlikte ifa kuralı gereğince satış bedelinin hakkaniyete göre uyarlanmış halinin tahsili suretiyle iptal ve tescile karar verilebileceğinden bilirkişi marifetiyle tespit edilecek bedelin depo edilmesini istemiştir.
Mahkemece, asıl davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptaline ve davacı ... adına tesciline, karar kesinleştiğinde Türkiye Vakıflar Bankası Uluyol Şubesine yatırılan bedelin tüm nemaları ile birlikte davalıya ödenmesine, birleştirilen dava dosyasının ise HMK’nın 150/1. maddesi uyarınca işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, tescilin dayanağını teşkil eden 27.10.2008 tarihli ihalenin 26.02.2013 tarihinde kesinleşen idare mahkemesi kararı ile iptal edildiği, Türk Hukuk sisteminde kabul edilen illilik prensibi uyarınca tescilin yolsuz hale geldiği gözetilerek tapu iptal ve tescil isteğinin kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Asıl davada davalı – birleştirilen davada davacı vekilinin bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
Asıl davada davalı – birleştirilen davada davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince
Dosya içeriği ve toplanan delillerden mahkemenin, davacı idareye ihale bedeli olan 158.700,00 TL’yi yasal faizi ile birlikte davalı ... adına açılacak bir hesaba bloke ettirmesi şeklinde ara kararı uyarınca, davacı idarenin yasal faizi ile birlikte olduğunu belirterek 227.333,34 TL’yi davalı adına açılan hesaba yatırdığı, ne var ki iade edilecek bedel yönünden ...’in de asıl dava ile birleşen ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/253 E sayılı davasını açtığı, birleşen davanın takip edilmediğinden bahisle HMK’nın 150/1. maddesi uyarınca işlemden kaldırıldığı, ancak ... tarafından birleşen davanın yenilenmesi neticesinde birleşen davanın asıl davadan tefriki ile ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/782 esasına kaydedildiği ve halen eldeki davanın Yargıtay’dan dönüşünün beklendiği anlaşılmaktadır.
6100 sayılı HMK’nın 166/1. maddesinde ‘’ Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. ‘’ düzenlenmesine yer verilmiştir.
Somut olayda, ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/782 E sayılı dosyasında verilecek karar ile eldeki davada depo ettirilecek bedel arasında bağlantı bulunmaktadır.
Hal böyle olunca, eldeki dava ile ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/782 E sayılı davasının birleştirilmesi ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Asıl davada davalı – birleştirilen davada davacı vekilinin yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 20.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön