1. Hukuk Dairesi 2015/16554 E. , 2018/15651 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil, bedel davası sonunda, yerel mahkemece davanın bir kısım davalılar bakımından kabulüne, bir kısım davalılar yönünden reddine ilişkin olarak verilen karar asıl ve birleştirilen davada davacı ... ile davalılar ... ve ... tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 18.12.2018 ...... günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Avukat ......... Asak ile diğer temyiz eden davacı vekili Avukat ...... Demir geldiler, davetiye tebliğine rağmen davalı ... vekili Avukat, davalı ... vekili Avukat gelmediler yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde bedel isteğine ilişkindir.
Davacı, mirasbırakan annesi ...’ın çok yaşlı olması, hulus ve saffetinden yararlanılması suretiyle 11.05.1999 tarihinde vekil tayin edilen davalı......u ......’nın mirasbırakana ait 84 ada 20 parsel sayılı taşınmazı 15.11.1999 tarihinde iş arkadaşı davalı ...’a satış suretiyle temlik ettiğini, işlemin muvazaalı olup davalılar arasında kat karşılığı ...... sözleşmesi düzenlenmiş olabileceğini, mirasbırakana satış bedeli ödenmediğini ileri sürerek 84 ada 20 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile mirasçılar adına tescilini, olmadığı taktirde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile 1.000.000.000 ETL bedelin ...... faiziyle birlikte ödenmesini istemiş birleştirilen davayı davalı ... ile birlikte diğer davalılar ...... ve .........si’ne yönelterek aynı taleplerde bulunmuş 28.01.2004 tarihli ıslah dilekçesiyle taşınmazın değerinden miras payına isabet eden 32.945.000.000 ETL’nin ...... faiziyle birlikte tahsilini istemiştir.
Davalılar ...... ve ...... ......, mirasbırakanın vekaletname tarihinde hukuki işlem ehliyetini haiz olup davalı vekil ......’nın dava konusu 84 ada 20 parsel sayılı taşınmazla ilgili davalı ... ile kat karşılığı ...... sözleşmesi yaptığını, mirasbırakana verilecek üç daireden iki tanesini 21.10.1999 tarihinde, diğer daireyi de 09.11.1999 tarihinde davalı ...’a sattığını, mirasbırakanın satış bedelini elden ve nakten aldığını, mirasbırakanın satıştan yaklaşık iki yıl sonra öldüğünü, satış işleminin muvazaalı olmayıp davalı ...’un üç daireyi de alım gücü bulunduğunu, mirasbırakanın satış bedelini kendisine ve hayır işlerine harcadığını birleştirilen davada davalı ..., davalı ... ile 12.05.1999 tarihli kat karşılığı ...... sözleşmesi yaptıklarını, taşınmazda kat irtifakı tesis ederek 1,2,3. kat daireleri arsa sahibine verdiğini bildirip davanın reddini savunmuşlar birleştirilen davada davalı .........si aşamalarda, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddianın kanıtlandığı gerekçesiyle davalı ... ve ...... ...... yönünden davanın kabulü ile davacının miras payı oranında iptal tescile, birleştirilen davada davalılar ...... ve .........si yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden 1908 doğumlu mirasbırakan ...’ın 15.09.2001 tarihinde ...... üzerine davacı oğlu ...............’den olma......ları ...... mirasçı kaldıkları, davalı ...’ın, mirasbırakanın kızı ......’den olma......u olduğu, mirasbırakanın 11.05.1999 tarihli vekalet ile davalı......u ......’yı satış ve ...... yaptırma konusunda vekil tayin ettiği, yine 11.03.1999 tarihli vekalet ile davalı ...’yı kat irtifakı ve kat mülkiyeti kurulması konusunda yetkili kıldığı, davalı ...’nın 11.05.1999 tarihli vekalete dayalı olarak davalı ... ile 12.05.1999 tarihli kat karşılığı ...... sözleşmesi yaptığı, anılan sözleşmeye göre 84 ada 4 parsel sayılı taşınmaza ...+zemin+4 normal katlı bina yapılacağının, bir ..., zemin ve galeri kat, 4. kat ve hava boşluğunun yükleniciye verileceğinin, 1, 2, 3 normal katların arsa sahibine ait olacağının kararlaştırıldığı, davalı .........si’nin müzekkere cevabında, mirasbırakana ait 84 ada 4 parsel ile......’ye ait 84 ada 3 parsel sayılı taşınmazların birleştirilmesi ile dava konusu 84 ada 20 parsel sayılı taşınmazın oluştuğu, 20 parsel sayılı taşınmaza davalı ...’nin paydaş olup taşınmaz üzerinde ...... edilen binada 13.10.1999 tarihinde kat irtifakı kurulduğunun, anılan parsele 28.10.1999 tarihinde yapı ruhsatı verildiğinin bildirildiği, dava konusu 84 ada 20 parsel sayılı taşınmazın 19/132 payı davalı .........si, 113/132 payı mirasbırakan adına kayıtlı iken mirasbırakana vekaleten davalı ... ile davalı ...’nin 13.10.1999 tarihli işlem ile dava konusu taşınmaz üzerinde ...... edilecek kargir apartmanın 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7 no’lu bağımsız b......lerinde mirasbırakan lehine, 8 no’lu bağımsız b...... üzerinde davalı .........si lehine kat irtifakı tesis ettikleri, dava konusu 84 ada 20 parsel sayılı taşınmazda bulunan 2, 3, 4, 5, 6, 7 no’lu bağımsız b......lerin mirasbırakan adına kayıtlı iken davalı vekil ......’nın 11.05.1999 tarihli vekaletnameye dayalı olarak 2 ve 3 no’lu bağımsız b......leri davalı ...’a, 4, 5, 6, 7 no’lu bağımsız b......leri davalı ...’a 21.10.1999 tarihinde 1 no’lu bağımsız b...... davalı ...’a 09.11.1999 tarihinde satış suretiyle temlik ettiği, 8 no’lu bağımsız b......n 13.10.1999 tarihinde kat irtifakı tesisi yolu ile davalı .........si adına tescil edildiği anlaşılmaktadır.
Hemen belirtmek gerekir ki, maddi vakıayı bildirmek taraflara, hukuki nitelendirme yaparak olayı çözümlemek hakime aittir. İddianın içeriğinden ve ileriye sürülüş biçiminden davada vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayanıldığı ve davanın terekeye iade istemli açıldığı, mirasbırakan ......’nın ...... tarihi itibariyle terekesinin elbirliği mülkiyetine tabi olduğu açıktır.
Bilindiği üzere, elbirliği (iştirak) halinde mülkiyet, yasa veya yasada belirtilen sözleşmeler uyarınca aralarında ortaklık bağı bulunan kişilerin, bu ortaklık nedeniyle bir mala veya hakka birlikte ...... olma durumudur.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun(TMK) 701 ila 703. maddelerinde düzenlenen bu tür mülkiyetin (ortaklığın) tüzel kişiliği olmadığı gibi eşya üzerinde ortaklardan herbirinin doğrudan doğruya bir hakkı da yoktur. Mülkiyet bir bütün olarak ortakların tümüne aittir. Başka bir anlatımla, ortaklık tasfiye oluncaya kadar ortaklardan birinin ayrı mal veya hak sahipliği bulunmayıp, hak sahibi ortaklıktır. Sözü edilen mülkiyet türünde ......ler mülkiyet payları ayrılmadığından paydaş değil ortaktır. Bu kural TMK'nın 701. maddesinde 'Kanun ve kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte ...... olanların mülkiyeti, elbirliği mülkiyetidir. Elbirliği mülkiyetinde ortakların belirlenmiş payları olmayıp her birinin hakkı, ortaklığa giren malların tamamına yaygındır.' biçiminde açıklanmıştır. Elbirliği (iştirak) halinde mülkiyetin bu özelliği itibariyle ortaklar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaktadır.
Şayet yasa veya elbirliği (iştirak) halinde mülkiyeti oluşturan anlaşmada ortaklık adına hareket etme yetkisinin kime ait olacağı belirtilmemişse, ortaklığın tasfiyesini isteme hakkı dışındaki tüm işlemlerde ortakların (iştirakçilerin) oybirliği ile karar almaları ve birlikte hareket etmeleri zorunluluğu vardır. Nitekim, TMK'nın 702/2. maddesi de bu yönde açık hüküm getirmiştir. Ancak, açıklanan kural yargısal uygulamada kısmen yumuşatılmış bir ortağın tek başına dava açabileceği, ne var ki, davaya devam edebilmesi için öteki ortakların olurlarının alınması veya miras şirketine atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerektiği kabul edilmiş(11.10.982 tarih l982/3-2 sayılı......... Kararı), bu görüş bilimsel alanda da aynen benimsenmiştir.
Somut olayda, mirasbırakan ......’nın ...... ile davacı dışında başkaca mirasçılarının da bulunduğu sabittir.
Hal böyle olunca, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı iptal tescil istemli davada tereke elbirliği mülkiyetine tabi olduğundan dava dışı kalan mirasçıların davaya muvafakatlerinin alınması ya da miras şirketine TMK'nın 640. maddesi uyarınca atanacak temsilci aracılığı ile yargılamanın sürdürülmesi gerekirken, davanın görülebilirlik koşulu göz ardı edilerek esas hakkında hüküm kurulması doğru değildir.
Asıl ve birleştirilen davada davacı ile davalılar ... ve ...’in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 30.12.2017 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden taraflar vekilleri için 1.630.00.'ar-TL. duruşma vekâlet ücretinin karşılıklı olarak alınıp birbirlerine verilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 18.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
1. Hukuk Dairesi 2015/16554 E. , 2018/15651 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 26 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 57 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 25 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat