1. Hukuk Dairesi 2016/11774 E. , 2019/6150 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada
Davacı, uzun yıllardan beri Avusturya’da yaşadığını, burada elde ettiği geliri davalı ağabeyi ...’e gönderdiğini, bu paralar ile ... parsel sayılı taşınmazın satın alındığını ve üzerine iki katlı ev yapıldığını, tescil işleminin ... adına oluşturulduğunu, bir dönem Türkiye’ye geldiğinde çekişme konusu taşınmazın devrini kendi üzerine aldığını, daha sonra Türkiye’de resmi kurumlardaki işlemlerini takip etmesi için taşınmazı dava dışı ağabeyi ...’a temlik ettiğini, rızası ile ...’dan da tekrar davalı ağabeyi ...’ye devredildiğini, taşınmazı iade etmesini ağabeyi ...’den istemesine rağmen buna yanaşmadığını, sonrasında yaptığı araştırmada diğer davalı ...’ye bakım akdi karşılığında temlik edildiğini öğrendiğini, tarafların el ve iş birliği içerisinde hareket ettiklerini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tescil istemiştir.
Davalı ..., davacının rızası dahilinde devrin yapıldığını belirterek davanın reddi gerektiğini bildirmiş, yargılama sırasında ölümü üzerine mirasçıları davaya dahil edilmişlerdir.
Davalı ..., bakım akdi karşılığında devrin yapıldığını, bakım ve gözetim yükümlülüğünü yerine getirdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece “...bizzat davacının ifadelerinden taşınmazın ...'a emanetçi sıfatıyla devredildiği, ... tarafından da yine davacının iradesine uygun şekilde davalı ...'ye devredildiği, davacının iddia ettiği gibi olayda inançlı işlemin olmadığı anlaşılmaktadır. Davalı ... de maliki olduğu taşınmaz üzerinde dilediği gibi tasarrufta bulunabileceğine göre, diğer davalı ...'ye taşınmazın devrinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Hâl böyle olunca davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 28.11. 2019 Perşembe günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı vekili Avukat ..., asil dahili davalı ..., asil dahili davalı ... geldiler, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen dahili davalı ... ve diğerleri gelmedi yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin ve asillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 02.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen vekili için 2.037.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 15.20 TL. bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına, 28/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
1. Hukuk Dairesi 2016/11774 E. , 2019/6150 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 128 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 131 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 27 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 24 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 111 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 453 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 103 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat