1. Hukuk Dairesi 2016/17814 E. , 2020/1943 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

1. Hukuk Dairesi 2016/17814 E. , 2020/1943 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL


Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekilleri tarafından yasal süre içerisinde duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, duruşma isteği değerden reddedilerek Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescili isteğine ilişkindir.
Davacı, mirasbırakan annesi ...’ın 6 ve 1 parsel sayılı taşınmazlarını mal kaçırma amacıyla muvazaalı olarak davalı ... ve ...’ya temlik ettiğini, mirasbırakanın başkaca taşınmazları da olduğunu ve taşınmazı satmayı gerektirir ihtiyacı bulunmadığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemiş, aşamada aynı taleplerle dava açan mirasçı ...’ın davası eldeki dava ile birleştirilmiş daha sonra da tefrik edilmiştir.Davalılar, taşınmazın bakım ve gözetim karşılığında kendilerine devredildiğini, mirasbırakan annelerinin son zamanlarında yatalak olduğunu ve kendilerinin baktığını, mirasbırakanın başkaca taşınmazları da olduğunu, mal kaçırma kastı olsa idi onları da devredeceğini, davacıların mirasbırakana bakmadıklarını ve kötü niyetli olduklarını bildirmişler, davalı ... ise, taşınmazı tapu kaydına güvenerek aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, temliklerin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden mirasbırakan ...’ın 28.02.2007 tarihinde 6 parsel sayılı taşınmazını kızı ...’ye, 1 parsel sayılı taşınmazını da kızı ...’ya intifa haklarını üzerinde bırakarak temlik ettiği, ...’nın da 1 parsel sayılı taşınmazı 25.08.2014 tarihinde davalı ...’ya devrettiği, mirasbırakanın 21.04.2010 tarihinde öldüğü, geriye mirasçı olarak kızları ..., ..., ..., ..., ... ile ölü oğlu Mustafa’nın çocukları ..., ... ve ...’in kaldığı, yargılama devam ederken 1 parsel sayılı taşınmazın ...’a temliki üzerinde davacı tarafından ...’ın davaya dahil edildiği anlaşılmaktadır.Bilindiği üzere, uygulamada ve öğretide 'muris muvazaası' olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada mirasbırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir. Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237., (Borçlar Kanunu'nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.Hemen belirtmek gerekir ki bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ile durumun aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun için de ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile mirasbırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.Öte yandan satışa konu edilen bir malın devrinin belirli bir semen karşılığında olacağı kuşkusuzdur. Semenin bir başka ifade ile malın bedelinin ise mutlaka para olması şart olmayıp belirli bir hizmet ya da emek de olabileceği kabul edilmelidir. Esasen, yukarıda da değinildiği üzere muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davaların hukuki dayanağını teşkil eden 01.04.1974 günlü 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında mirasbırakanın gerçek iradesinin mirasçıdan mal kaçırma olması halinde uygulanabilirliğinin kabulü gerekir. Başka bir ifade ile murisin iradesi önem taşır.Somut olayda, mirasbırakan Hanım’ın temlik tarihinde 82 yaşında olduğu, eşinin 2004 yılında öldüğü, tanıkların mirasbırakana davalı kızları ... ve ...’nin baktığını belirttiği, semenin mutlaka para olması gerekmeyip bakımın da semen olarak kabulü gerektiği, davanın kabulü halinde hak sahibi olacak mirasçı ...’nin de annesinin taşınmazları davalı ablalarına kendisine bakması için verdiği, mirasbırakana ölene kadar davalı ablalarının baktığı, her zaman yanında oldukları ve her ihtiyacı ile ilgilendikleri yönünde beyanda bulunduğu görülmüştür. Dolayısıyla mirasbırakanın temlikleri diğer mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapmadığı, kendisine bakılması karşılığında yaptığı açıktır.
Hal böyle olunca, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.Davalılar vekillerinin yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 01.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön