4. Hukuk Dairesi 2016/1786 E. , 2018/8253 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

4. Hukuk Dairesi 2016/1786 E. , 2018/8253 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve ... aleyhine 27/03/2015 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda her bir davalı yönünden davanın ayrı ayrı reddine dair verilen 03/11/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1)Davacının davalılardan ...’a yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2)Davacının davalılardan ...’ya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde
Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, her iki davalı yönünden davanın reddine karar verilmiş hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, müvekkilinin kız kardeşi olan davalı ... ’ın kendisi ile evli olduğunu bildiği halde, müvekkilinin eski eşi olan diğer davalı ile birliktelik yaşadığını, müvekkilinin açtığı boşanma davasının ilerleyen aşamalarında davalıların uzun yıllar sürdüğü anlaşılan ilişkilerinin ortaya çıktığını, yıllardır aldatılan müvekkilinin kişilik değerlerinin ihlal edildiğini belirterek, manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalılar vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davalı ... ’ın eyleminin, davacının kişilik değerlerine saldırı oluşturacak nitelikte bir eylem olarak kabul edilmediği gerekçesiyle istemin davalı ... Sağlam yönünden reddine, diğer davalı eş ... yönünden ise davacı lehine boşanma davasında manevi tazminata hükmedildiği dolayısıyla, anılan davalı yönünden kesin hüküm bulunduğu gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir.
4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 4/1. maddesi gereğince, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun İkinci Kitabından doğan dava ve işlere aile mahkemesinde bakılır.
Dava konusu olayda davacı, 4721 sayılı TMK’nin 185/3. maddesinde belirtilen sadakat yükümlülüğüne aykırı davranmaktan dolayı, davalı eşinden manevi tazminat talep etmektedir. Sadakat yükümlülüğü, evlilikle birlikte eşlerin tabi olması gereken bir yükümlülük olup, TMK’nin ikinci kitabının birinci kısmının üçüncü bölümünde düzenlenmiştir. Sadakat yükümlülüğünün ihlal edilmesi durumunda, diğer eş açacağı boşanma davasında, boşanmaya neden olan bu olay nedeniyle kişilik hakkının saldırıya uğradığını ileri sürerek davanın fer’i mahiyetinde manevi tazminat talebinde bulunabilir (TMK 174/2).
Somut olayda davacı, davalı eşinin sadakat yükümlülüğüne uymadığını ileri sürerek manevi tazminat talep etmiştir. Evlilik devam ederken, birlik yükümlülüklerine uyulup uyulmadığını belirleme görevi aile mahkemesine aittir. Görev kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden gözetilir.
Yerel Mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, davalı ... yönünden mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde işin esasının incelenmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... yönünden BOZULMASINA, davacının davalı ... Sağlam’a yönelik temyiz itirazlarının (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle REDDİNE ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 24/12/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön