4. Hukuk Dairesi 2016/6324 E. , 2018/2882 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

4. Hukuk Dairesi 2016/6324 E. , 2018/2882 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 04/11/2010 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne dair verilen 10/12/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince
a-Dava, kasten insan öldürmeye teşebbüs eylemi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, maddi tazminat isteminin kabulüne ve manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili olay tarihinde davalının, müvekkili ile olan husumetinden dolayı aralarında anlaşmazlık çıktığını, davalının silahla müvekkiline saldırarak öldürmeye teşebbüs ettiğini, bu sebeple uzun tedavi sürecinde çalışamadığını, eski yaşantısına devam edemediğini, psikolojik yönden yıkıma uğradığını, davalının ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/210 esas 2010/263 karar sayılı ilamıyla kasten insan öldürmeye teşebbüs suçundan ceza aldığını, kararın kesinleştiğini belirterek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalı vekili duruşmada alınan beyanında, delillerini sunacağını belirtmiş, bilirkişi raporunu kabul etmediklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, maddi tazminat istemi yönünden bilirkişi raporu esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiş, manevi tazminat istemi yönünden ise, davacının yaşanan olay nedeniyle elem ve keder duyduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya kapsamından davacının 01/09/1978 doğumlu olduğu, ancak hükme esas alınan 21/07/2015 havale tarihli hesap bilirkişi raporunda davalının aleyhine sonuç doğuracak şekilde davacının doğum tarihinin 10/10/1990 olarak esas alındığı, beden gücü kaybı zararının da buna göre hesaplandığı anlaşılmaktadır. Şu durumda, mahkemece hesap bilirkişisinden ek rapor alınarak zarar kapsamının belirlenmesi gerekmektedir. Hatalı bilirkişi raporunun hükme esas alınması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
b-Yine Adli Tıp Kurumu raporunda davacının geçici iş göremezlik süresinin olay tarihinden itibaren 45 güne kadar uzayabileceği belirtilmesine rağmen, anılan raporda olay tarihindeki maddi hata hesap bilirkişi raporunda davalının aleyhine olacak şekilde yorumlanıp, süre yanlış hesaplanarak bu kalem zarar kapsamının doğru belirlenmemesi de bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2/a-b) nolu bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 11/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



















Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön