4. Hukuk Dairesi 2016/9755 E. , 2018/4194 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

4. Hukuk Dairesi 2016/9755 E. , 2018/4194 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı ... Telekomünikasyon A.Ş. vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve ... aleyhine 13/07/2010 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine dair verilen 13/03/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacı vekilinin davalılardan ...'a yönelik temyiz itirazları reddedilmelidir.
2)Davacı vekilinin davalılardan DSİ'ye yönelik temyiz itirazlarına gelince
Dava itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili ... yolu ... Deresi üzerinde davalılardan DSİ tarafından yapılan çalışmalar esnasında, davalılardan DSİ'nin çalışanı olan diğer davalı ...'ın sevk ve idaresindeki iş makinesi ile davacıya ait kablonun kopartırdıldığını, hasar bedelinin tahsili için davalılar aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalıların başlatılan takibe itiraz ettiklerini belirterek davalıların itirazının iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalılar davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davalıların kusurunun bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Davalı DSİ Genel Müdürlüğü bir kamu tüzel kişiliği olup, kural olarak işlem ve eylemleri kamusal nitelik taşır. Somut olayda, davalı DSİ Genel Müdürlüğünün yasa ile kendisine verilmiş bulunan görevi gereği gibi yerine getirmediği ileri sürülmüştür. Görevin hiç veya gereği gibi yerine getirilmemesi hizmet kusuru niteliğindedir. İdare’nin hizmet kusurundan doğan zararlardan dolayı, İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi gereğince İdare’ye karşı idari yargı yerinde tam yargı davası açılması gerekir. Görev sorunu, açıkça veya hiç ileri sürülmese de kendiliğinden (re’sen) dikkate alınır.
Diğer yandan, 25/08/2017 tarih ve 30165 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 694 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 8. maddesi ile 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 42. maddesine eklenen fıkrada “İdari yargının görev alanına giren konularda ilamsız takip yoluna başvurulamaz” şeklinde yine aynı Kanun Hükmünde Kararnamenin 9. maddesi ile 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’na eklenen geçici 13. maddede “(1) İdari yargının görev alanına giren konularda, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılmış ilamsız icra takipleri hakkında, talep üzerine icra müdürünce 42’nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca dosya üzerinden düşme kararı verilir ve karar alacaklıya resen tebliğ edilir. Alacaklı, düşme kararının tebliğinden itibaren yedi gün içinde şikayet yoluna başvurabilir. Düşme kararının kesinleşmesinden itibaren otuz gün içinde idari yargı merciinde dava açılabilir. Düşme talebinin reddine veya düşme kararı hakkındaki şikayetin kabulüne ilişkin karar kesinleşmeden takibe devam edilemez. (2) Birinci fıkra kapsamındaki ilamsız icra takipleri hakkında açılmış itirazın iptali veya itirazın kaldırılması davalarında talep üzerine, karar verilmesine yer olmadığına karar verilir. Tarafların yaptığı takip ve yargılama giderleri ile vekalet ücreti üzerlerinde bırakılır. Bu kararın kesinleşmesi üzerine takip dosyası icra müdürlüğüne iade edilir ve takip hakkında birinci fıkra uyarınca işlem yapılır” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Dava dosyası 694 sayılı KHK’nın 8 ve 9. maddeleri kapsamında değerlendirildiğinde eldeki uyuşmazlıkla ilgili olarak 694 sayılı KHK’nın yukarıdaki maddeleri kapsamında işlem yapılarak karar verilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA, davacı vekilinin davalılardan ...'a yönelik temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 16/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön